Norm Haber

14 Mart Tıp Bayramı’nda Bursa Tabip Odası’ndan kutlama

14 Mart Tıp Bayramı kapsamında, Bursa Tabip Odası düzenlenen ‘Sağlık Hakkı’ yürüyüşünün ardından BAOB’da 14 Mart kutlama toplantısı gerçekleştirildi.

Haber: SİMLANUR İNCE
Kamera: MESUT ERDOĞAN

14 Mart Tıp Bayramı’nda Bursa Tabip Odası, Setbaşı’nda düzenlenen yürüyüşün ardından Bursa Akademik Odalar’da 14 Mart kutlama programı düzenlendi. Gerçekleştirilen toplantının ardından meslekte 30 ve 70 yıl aralığını dolduranlara plaket takdim edildi.

Düzenlenen toplantıya Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Levent Tufan Kumaş, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, çok sayıda meslek oda üyeleri ve sağlık çalışanları katıldı.

“MESLEĞİMİZİ LİYAKATSİZ YÖNETİCİLERİN BASKILARI İLE DEĞİL BİLİMSEL GEREKLİLİKLERE UYGUN YAPMAK İSTİYORUZ”
Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Levent Tufan Kumaş, konuşmasına 14 Mart Tıp Bayramını kutlayarak başladı. Türkiye’de sağlık sisteminin iyiye gitmediğini dile getiren Kumaş, “Poliklinik muayenelerin yarısı acil serviste yapılıyor. 3-5 dakikaya sığdırılan muayene süreleri biz doktorların suçu değil. Sürekli suçlu bizmişiz gibi hedef gösteriliyoruz. Biz mesleğimizi severek seçtik, çok çalıştık. Mesleğimizi liyakatsiz yöneticilerin baskıları ile değil, kar hesaplarına göre değil, bilimsel gerekliliklere uygun olarak yapmak istiyoruz. 14 Mart Tıp Bayramı olmaktan çıkmış hakların arandığı direniş haftasına dönmüş durumda” diyerek sağlıkta şiddete de dikkat çekti. Kumaş, “Yok sayıldığımız, ölümüne çalıştırıldığımız, emeğimizin değersizleştirdiği bu koşullara sessiz kalmayacağız” dedi ve taleplerini sıraladı. Mecliste taleplerinin gündeme alınmadığını ifade eden Kumaş, “Bizleri tehdit eden tüm maddelerin anayasa mahkemesine götürülmesi için tüm hukuki süreç başlatılmıştır” diye konuştu.
14 Mart Tıp Bayramı’nda 14 taleplerini bir kez daha dile getiren Kumaş;
1. TTB’nin sağlıkta şiddet yasa teklifi, şiddetsiz, güvenli çalışma ortamları için mekânsal önlem kabul edilmelidir. Güvenli çalışma önerileri ortamlarının sorumluluğundadır. Şiddet olaylarında idarecilerin sorumluluğu öncelikli olarak dikkate sağlanması idarecilerin alınmalıdır.
2.Emekçilerim dinlenme koşulları, sağlık hizmetinde hataya sevk etmeyecek düzenlenmelidir. Doktor dinlenme odaları, emzirme odaları, kreş her sağlık şekilde yeniden kurumunda yeterli sayıda sağlanmalıdır. Nöbet ertesi izin, idarecilerin insafına bırakılmamalıdır.
3. Pandemilerde, pandemiye yol açan hastalık, sağlık emekçileri için illiyet bağı aranmadan meslek hastalığı kabul edilmelidir.
4. Sağlık emekçileri için fiili hizmet süresi zammı 120 gün olmalıdır.
5. Hekimlerde ek gösterge üst sınırı 7600’e yükseltilmelidir.
6. Tüm sağlık emekçilerine hakları olan, hiçbir koşuldan negatif etkilenmeyen, emekliliğe yansıyan, gerçek enflasyona uygun, insanca yaşayabilecekleri tek kalem maaş verilmelidir.
7. Emekli sandığı, SSK, Bağ-Kur emekli aylıkları arasındaki uçurum giderilmeli, tüm emekli hekim aylıkları yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı, tüm hekimler emeklerinin hakkı ölçüsünde emekli ikramiyesi alabilmelidir.
8. Vergide adalet istiyoruz! Vergi dilimi üst sınırı %15 olmalıdır.
9. Muayene süreleri, bilimsel ve nitelikli sağlık hizmeti gözetilerek düzenlenmelidir.
10. Acil servislerde yeşil alan kaldırılmalı, poliklinik hizmeti verilmemelidir.
11. Sağlık ortamına dair düzenlemeler, TTB ve ilgili sağlık emek-meslek örgütlerinin görüşleriyle yapılmalıdır.
12. Atamalar bilimsel ölçütlere ve liyakate dayalı olmalıdır.
13 Tıp fakültesi ve tıpta uzmanlık eğitimi kontenjanları, eğitimin niteliği gözetilerek azaltılmalıdır.
14.Koruyucu sağlık sisteminin önceliği, güçlü ve bölge tabanlı birinci basamak, basamaklandırılmış ve parasız bir sağlık sistemi inşa edilmelidir. 14 Mart’ta bir kez daha yineliyoruz: iyi hekimlik değerlerini ve halkın sağlık hakkını savunmaya, şiddetsiz, güvenli ve güvenceli çalışma koşulları için mücadeleye devam edeceğiz” diye sıraladı.

“SONUNA KADAR DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, “Tıbbiyenin eşitlik mücadelesi açısından çok simge bir gün. Sağlığın ticaretinin yapıldığı bir dönemdeyiz. Pandemi de Sağlık Bakanlığı üzerine tek bir yasal düzenleme yapmadan yönetti. Bugün çok fazla sorunumuz var. Sağlıkta şiddet bunların en önemlilerinden biri fakat bununla sınırlı değil. Bursa’da cinsiyet ayrımcılığını politikleştirmeye çalışan bir örneğini yaşadık. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının parayla satılıyor olmasının iğrençliği bir yana tıbbi yetkinliği olmayan birine tıp doktoru ünvanı verilmesinin tartışılması lazım. Meslektaşlarımızdan emeklilere çok ciddi bir ayrımcılık, maaşından büyük bir kesinti var. Bir tür hekim düşmanlığı. Bunu düzeltmek için yoğun bir talep var ve bizde bu talebi dile getiriyoruz ancak yerine getirmekte bile zorlanıyoruz. 120’nin üzerinde Tıp Fakültesi var ancak nitelik gözetilmeden nicelik gözetiliyor. Böyle bir ortamda hiç birimizin geri durmaya hakkı yok. Israrlıca buradayız. Sonuna kadar da direnmeye devam edeceğiz” ifadelerinde bulundu.

Gerçekleştirilen toplantının ardından meslekte 30 ve 70 yıl aralığını dolduranlara plaket takdim edildi.