Kripto para uygulaması Thodex’in sahibi Faruk Fatih Özer ile Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastının katil zanlılarından emekli Albay Mustafa Levent Göktaş hakkında konuşan Bakan Soylu, , Türkiye’de suç işleyip de yurt dışına kaçan her kim varsa peşinde olduklarını ve en nihayetinde de Türkiye’ye getireceklerini söyledi.
Soylu, “İnterpol birimimiz de açıkladı. Dünyanın neresinde olursa olsun izliyoruz, takip ediyoruz ve kırmızı bülten çıkartıyoruz. Gerek ikili ilişkilerimizde gerekse de İnterpol üzerinden bunları Türkiye’ye getirmek için çaba sarf ediyoruz.” diye konuştu.
Bakan Soylu, “Örneğin bir hat var. Bu hattı son yıllarda kapattık. Yani Türkiye’de suç işleyip Gürcistan üzerinden başka ülkelere gidebilme ve oralarda kendilerini konumlandırabilme. Milletimize şunu da söylemek isterim: Suç işleme kabiliyetini Türkiye’ye yönelik oradan devam ettirebilmeye matuf organize suç örgütü mensupları var. Bu konuda 2-3 yıldır, burayı da o alanı da kapatmış durumdayız.” ifadesini kullandı.
İçişleri Bakanı Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yine onun yanı sıra Türkiye’de hem çokça cinayet işlemiş, birçok ailenin de canını yakmış yine Gürcistan’a giden, Gürcistan’da da kırmızı bültenle içeri aldığımız ama adli kontrolle, bir vesileyle orada çıktıktan sonra Gürcistan’dan kaçan Barış Boyun da İtalya’da Rimini şehrinde Türk ve İtalyan polisinin ortak çalışması sonucu yakalandı ve şu anda hapiste ve iadesini bekliyoruz, İnterpol üzerinden.”
ÖZER VE GÖKTAŞ’IN İADESİ
Volkan Reçber’in Karadağ’da yakalandığını aktaran Soylu, “O da Romanya’daydı. Onu da Romanya’da yakalattık. Fakat Romanya’dan sonra şöyle bir şey oluyor. Bazı ülkelerin kendi hukuk rejimlerinde maalesef parayla bu tip yani daha doğrusu bir adli süreç o da. Bir para karşılığı, tazminat karşılığı bırakıyorlar. Ondan sonra da o ülkeyi terk ediyor. Bu tip meselelerle karşılaşıyoruz. Karadağ’da onu da yakalattık. O da şu anda iadeyi bekliyor. Yine Mehmet Sabri Şirin Hollanda’da, yine Hollanda polisi ile Türk polisinin ortak bir süreci sonucunda yakalanmış oldu. Bunların hepsi organize suç örgütü yöneticileri.” değerlendirmesinde bulundu.
Soylu, Faruk Fatih Özer ve Mustafa Levent Göktaş’ın iade sürecine ilişkin de “Hem Sayın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Bey hem ben muhataplarımızla sürekli görüşme halindeyiz. Ben en son önceki gün Bulgaristan İçişleri Bakanı ile ve yine o gün Arnavutluk İçişleri Bakanı ile Sayın Bakanımız da kendi muhataplarıyla görüştüler. Zannediyorum önümüzdeki mahkemelerden sonra iade edileceklerini bekliyoruz. Yani bizim talebimiz de o yönde. Çünkü oranın da kendine yönelik bir iç hukuk sistemi var. İç hukuk sistemi işliyor ve muhataplarımızla sürekli bu konuları değerlendirdiğimizi söylemek isterim.” bilgisini paylaştı.
“Burada onun kafasına çuval geçirerek emniyetin uçağıyla beraber Sırbistan’a teslim ettik. Fakat 2,5-3 yıl içerisinde veya 2 yıl içerisinde oradan çıktı. Başka ülkedeki insanları izleme kabiliyetine sahip değiliz. Yani bu tip bir suçla yakalanan bir kişinin de biz orada kalabileceğini düşünüyorduk. Ama demek ki iç hukuk sistemlerinde böyle bir süreç var ve Türkiye’ye kaçak yollarla girdi. Netice itibarıyla da geçen günlerde burada bir saldırı sonucu öldürüldü.”
Bakan Soylu, bunun üzerine İstanbul Emniyetinin başarılı çalışmasıyla birlikte eylemi yapan, eylemi yönlendiren ve eyleme aracı olanların tamamı olmak üzere 12 kişinin gözaltına alındığını belirterek, “Eylemi yapanlardan da birisi, Balkanlar bu işi bilecektir, yani onların ‘Kavaçi’ diyorlar, ‘Kavak’ diyorlar. Bir organize suç şebekeleri var. Bütün Balkanlar’da da egemen olan. Radoje Zivkovic ve yine o yöneticilerden ve yine örgüt üyelerinden Zdravko Perunovıc dahil olmak üzere hepsi İstanbul Emniyeti tarafından yakalandı. Olay çözüldü, 2 firar var. Zannediyorum o 2 firar da yakın bir zamanda yakalanacaktır.” diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları kaydetti:
“Buradan milletimize şunu söylemek isterim. Suç olmasın isteriz ama olur. Olmaması için önleyici bütün önlemleri almaya çalışıyoruz, gayret gösteriyoruz ama olduktan sonra da suçun veya suçlunun serbest gezmesine veya suçuna devam etmesine yönelik bir anlayışı da kabul etmiyoruz. Onun için gördüğünüz gibi bu eylemleri kim yapıyorsa suçluyu dağda da buluyoruz, şehirde de buluyoruz ve adalete teslim ediyoruz. Burada bütün bunları gerçekleştirirken de devletin iradesini, kudretini, gücünü, kabiliyetini de ortaya koymaya çalışıyoruz. Kim nerede olursa olsun milletimize, devletimize karşı suç işlerse hesabını bu ülkede verecektir. Kimse endişe duymasın.”