Norm Haber

DOĞADER’den hayati uyarı: O proje Uluabat Gölü’nü tehdit ediyor!

Doğayı Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER), TOKİ tarafından yapılması planlanan konut projesinin Uluabat Gölü'nü tehdit ettiğini belirterek bölgedeki kirlenmeyi artıracağı konusunda uyarıda bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başta Bursa olmak üzere 81 ilde TOKİ tarafından sosyal konutların inşa edileceğini duyurmuştu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum son yaptığı açıklamada ise 7.5 milyon kişinin konutlar için başvurduğunu açıkladı.

Milyonlarca vatandaşın ev sahibi olabilme hayali sürerken konutların yapılacağı alanlar ise kara kara düşündürmeye başladı. Bakanlık Bursa’da 8 bin 650 konut inşa edileceğini açıklarken, konutlardan 3 bin 316 tanesi Bursa’nın gözbebeği konumundaki Uluabat Gölü’nün çevresinde bulunan Yenikaraağaç Mahallesi’ne yapılması planlanıyor.

Doğayı Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER), bu projenin gölü olumsuz etkileyeceğini ve çevre kirliliğinin önüne geçilmesinin zorlaşacağını belirtti.

DOĞADER tarafından yapılan yazılı açıklamada, son 50 yılda Marmara Denizi büyüklüğünde sulak alanın küresel iklim krizi sebebiyle kaybedildiğinin altı çizildi.

‘TOKİ PROJESİNİN YER SEÇİMİ YANLIŞ’

Uluabat Gölü’nün Ramsar Sözleşmesi ile koruma altına alındığını belirten DOĞADER, “Uluabat Gölü’müz yeni bir tehdit altında. Uluabat Gölü koruma alanına 3 binin üzerinde TOKİ’nin konut yapacağı duyuruldu. İklim krizi ve çevre kirliliği nedeniyle büyük tehdit altındaki Uluabat Gölü, bu projenin yanlış yer seçimi nedeniyle daha da çok tehlike altında girecek. DOĞADER olarak bu projenin yanlış yer seçimi olduğundan dolayı itiraz ediyoruz. Uluabat Gölü’nü korumakla sorunlu olan bütün kamu kurumlarını da uyarıyoruz.” açıklamasında bulundu.

Doğayı Çevreyi Koruma Derneği (DOĞADER), Uluabat Gölü’nün geleceği için yetkilileri uyardı.

İşte DOĞADER’in uyarıları:

“Bursa Yenikaraağaç Mahallesi TOKİ Konut Alanı yanlış yere seçilmiştir,
Çünkü:
1-Alan, RAMSAR sulak alan koruma içindedir. Bu nedenle Geçmiş yıllarda bu alanda yapılması öngörülen Canbaz-Subaşı Köyleri Sanayi Bölgesi ile Bursa-Mustafakemalpaşa arası otoyol güzergahı da iptal edilmiştir.

2-Uluabat Gölü, Türkiye’nin “Uluslararası Yaşayan Göller Ağına” dahil ve Türkiye’nin “Yaşayan Göl” unvanına sahip olan tek gölüdür. O nedenle hassasiyetle korunma zorunluluğu vardır.

3-Konut alanı seçilen bölge, Tarım ve Orman Bakanlığının” Karacabey Ovası” büyük ova koruma sınırları içerisinde bulunmaktadır. Karar, burada böyle bir yapılaşmaya müsaade etmemelidir.

4-Alan, DSİ’nin mevcut ve planlanan sulama alanı içerisinde olduğu gibi, yeni hazırlanan ve ihale aşamasına gelmiş olan kapalı sistem sulama rehabilitasyon alanı içerisindedir. Ayrıca bölge Cumhurbaşkanlığın kararıyla “arazi toplulaştırması” alanı ilan edilmiştir. İhale edilme aşamasındadır. Gölün suyu, bölgenin tarım arazilerinin sulanması için sulama suyu olarak kullanılmaktadır. Halihazırda mevcut ve çeşitli kirleticilerin tehdidi altında bulunurken ve mücadele edilmesi zorunluluğu varken 3 bin 316 konutluk bir yerleşim ünitesinin kirleticileri ve atıklarının bu kirlenmeyi çok hızlandıracak, göl suyu tarımda kullanılamaz hale gelecektir.
Unutulmaması gereken bir gerçek şudur ki; Uluabat Gölü’nün sürdürülebilir korunması ancak, su toplama havzasındaki arazilerde sürdürülebilir tarım yapılmasına bağlıdır. Bu nedenle havzadaki arazi kullanımının hiçbir şekilde değiştirilmemesi gerekmektedir.

5-Yenikaraağaç Mahallesinin komşusu olan Eskikaraağaç Mahallesi, Karacabey Belediyesi’nin sahip olduğu ve Türkiye’yi temsil eden “Avrupa Leylek Köyleri Ağı” üyesi olan tek leylek köyüdür. Karacabey Belediyesi burayı her yönü ile ekolojik turizm merkezi durumuna getirmek için çalışmaktadır. Bu kapsamda yıllardır süregelen başarılı organizasyonla bu yıl 15’inci Leylek Festivali  düzenlenmiştir. Karacabey Belediyesi, “Avrupa Leylek Köyleri Ağı” ESVN (European Stork Villages Network) Sözleşmesini imzalayarak Eskikaraağaç Leylek Köyünün dolayısıyla Uluabat Gölü’nün korunmasını taahhüt etmiştir. Karacabey Belediyesi’nin geliştirdiği 3T vizyonu ile tarımı ve tarım topraklarını koruma konusunda hassasiyetini ve korunmasını ana hedef ilan etmiştir. Uluabat Gölü kıyısında en uzun göl sınıra sahip olması nedeniyle de Uluabat Gölü’nün resmi yönetim sahibidir.

6-Yenikaraağaç Mahallesi’ne yapılması planlanan 3 bin 316 konutluk inşaat alanının yüzey akış kirli ve kanalizasyon suları, aynı su toplama havzası içerisinde olması nedeniyle doğrudan Eskikaraağaç meraları ve “Göl Mutlak Koruma Alanı” içerisine akacaktır. Bu durum, orada yaşayan her türlü canlının yok olmasına, başarı ile yürütülen ve örnek gösterilen uluslararası koruma projelerinin sonlandırılmasına ve Uluabat Gölü’nün daha da kirlenmesine neden olacaktır. Kirlilik çok yakında bulunan Uluabat Kuş Cenneti’ni de etkileyecektir. Sosyal konutların orada yapılması ile kalınmayacak, çevresi kısa zamanda diğer ve kaçak yapılarla dolacak, kirlenme çok daha da hızlanacaktır.

7.Göl, “Yaşayan Göl” ve RAMSAR Koruma alanı olması nedeniyle uluslararası öneme sahiptir ve Uluslararası Çevre ve Doğa Koruma Kuruluşlarının gözetimi altındadır. Alanın yerleşime açılmasına şiddetle karşı çıkılacaktır. Konu, ülkemiz adına da olumsuz değerlendirilecektir.”