İngiltere’de yüksek seviyede seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle ülkenin büyük bölümü için kırmızı alarm verilirken, sıcaktan bunalanlar ülkenin en büyük milli parkı Lake District’e akın etti.

İngiltere’nin kuzeybatısında Liverpool ve Manchester’ın kuzeyinde yer alan, yılın her mevsiminde doğa severleri ağırlayan Lake District, sahip olduğu doğal güzellikleri ile sık sık ziyaret edilen bölgeler arasında yer alıyor.

Cumbria bölgesinde bulunan ve 2 bin 362 kilometre karelik bir alanı çevreleyen Lake District’te ayrıca, 978 metre yüksekliğindeki İngiltere’nin en yüksek tepesi yer alıyor.

Çeşitli büyüklüklerde 16 gölden oluşan Lake District, kano, su sporları, trekking, müzik ve eğlence festivalleri gibi aktivelere de ev sahipliği yapıyor.

Dört mevsim boyunca kartpostallık fotoğraf çekilmesine imkan tanıyan Lake District, doğa fotoğrafçıları tarafından da sıklıkla ziyaret ediliyor.

Bölgede yer alan en yüksek noktalar arasında 978 metre yüksekliğindeki Scafell zirvesi, 950 metre yüksekliğindeki Helvellyn zirvesi ve 931 metre yüksekliğindeki Skiddaw tepesi bulunuyor.

Bölgedeki en büyük 5 büyük göl arasında ise 14.8 kilometrekare ile Windermere gölü, 8.9 kilometrekare ile Ullswater gölü, 5.5 kilometrekare ile Dernwater gölü, 5.3 kilometrekare Bassenthwaite gölü ve 4 kilometre kare ile Coniston gölü bulunuyor.

Lake District bölgesinin en büyük gelir kaynağı, turizm olarak görülüyor. Ziyaretçiler konaklama, yeme içme ve doğa aktiviteleri gibi farklı amaçlarla bölgeye gelerek hem doğada hem de bölgedeki kasabalarda vakit geçiriyor. Lake District’te bulunan en popüler kasabalar arasında ise Kendal, Ambleside ve Keswick yer alıyor.

Lake District Ulusal Parkı Ofisi’ne göre bölgenin büyük kayalıklarından oluşan kara arazisinde 500 milyon yıllık jeolojik süreçlerin gerçekleştiği belirtiliyor.

Okyanus ve denizlerdeki tortullardan oluşan arduvazlar, yanardağ patlamaları ve ölü kabukluların birikmesiyle oluşan kaya katmanlarının mineraller açısından zengin olduğu ve katmanların katlanma, yükselme aşamalarından geçerek buzulların ve eriyen suyun etkisiyle yükseldiği ve şekillendiği belirtiliyor.

Bu şekilde Göller Bölgesi’nin topografyasının, İngiltere’nin en yüksek dağı, en derin ve en uzun göllerini içerdiği belirtiliyor.