Esat Kaplan
Esat Kaplan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

EYT’liler bir miting daha yapmak zorunda kalacak mı?

Bir gazeteci olarak izlediğim her mitingde nicelikten çok niteliğe bakarım.

Kalabalık önemlidir belki ama o kalabalık kuru kalabalık mıdır? O kalabalık nasıl oluşmuştur? O meydana nasıl toplanmışlardır? Zorla mı getirilmişlerdir yoksa gönüllü mü gelmişlerdir? Orada olmak için bir fedakarlık yapmışlar mıdır?

İşte bu soruların yanıtları sayıdan çok daha önemlidir. Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) Federasyonu’nun bugün İstanbul Maltepe’de düzenlediği mitingi de bu açıdan değerlendirmek gerekir.

Türkiye’nin dört bir yanından yüz binlerce EYT’li sabah saatlerinden itibaren Maltepe’de toplandı. Biliyorum ki hepsi sofrasına koyacağı ekmeği azalttı bu mitinge katılmak için. Hepsi çoluğunun çocuğunun nafakasından kesip geldi. Çünkü tek dertleri çocuklarının geleceğiydi.

Ellerinde sadece Türk bayrakları ile EYT Federasyonu’nun flamaları vardı. Bir de dertlerini anlattıkları, kendi el yazılarıyla özene bezene hazırladıkları pankartlar:

Düğün de iptal nişan da” diyordu birinde. “Bezduk daa!..” diyordu Karadeniz uşakları. “Artık bundan sonra EYT-ABO-Staj-AGİ-Yeterrrrr” diye isyan ediyordu biri.

Emeğin pazarlığı olmaz!” demişti biri ve “Kazanılmış hakkımızı istiyoruz” diyordu diğeri. Kütahyalı bir ek yapıyordu bu slogana: “Sadaka değil hakkımızı istiyoruz.”

Ve “İki torun sahibiyim” diye durumu özetliyordu bir başka pankart.

İnsanlar torun severken emekli olmaz mı bu memlekette?

Sağcısı da meydandaydı bugün solcusu da. Cumhur’a oy verenle Millet’e oy veren yan yanaydı. Sakaryaspor taraftarıyla Kocaeli taraftarı omuz omuzaydı. İşçi de vardı memur da, esnaf da vardı Z kuşağı da. Karadenizli de “verin hakkımı” diyordu Egeli de. Adanalı da haykırıyordu Maltepe’de Muğlalı da.

Bin bir çiçekli Anadolu gibiydi bugün EYT meydanı!

Her siyasetçiyi davet etmişlerdi. Devletin zirvesinden en küçük partisine kadar… İtiraf ediyorum, adını ilk kez duyduğum partilerden gelenler oldu. Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, davete icabet eden isimlerdendi. CHP milletvekilleri Ayhan Barut ve Kani Beko’yu gördüm. EYT’liler İYİ Parti Grup Başkan Vekili Erhan Usta’yı bir kez daha bağırlarına bastı. Adeta “Sen bizim yüzümüzden, bizden daha fazla mağdur oldun” dercesine. Türkiye İşçi Partisi milletvekilleri Serra Kadıgil ve Ahmet Şık, emekçilerin yanındaydı. İktidar ittifakından kimse yoktu belki ama onların da seçmeni meydandaydı ve hep bir ağızdan “EYT sandıkta hesap soracak!” diyorlardı.

Peki sendikalar, sendikacılar? DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu‘nun adı meydanı sevindirdi. Doğrusu protokolde de ilginç bir manzara oluştu. Eski yeni üç DİSK Başkanı, Süleyman Çelebi, Arzu Çerkezoğlu ve Kani Beko yan yana oturdu. Oysa bu memleketin en büyük sendikası Türk-İş, ondan sonra Hak-İş. Neredelerdi acaba başkanları, yardımcıları, yöneticileri? Neden yalnız bırakmışlardı Maltepe’yi?

İki önemli konuşma dinledik.

Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, iktidar cephesinden ardı ardına gelen çelişkili açıklamaları “papatya falı”na benzeterek, EYT’nin sadece bir emeklilik meselesi olmadığını, büyük bir haksızlığa karşı verilen mücadele olduğunu dile getirdi.

Erdursun, çok tartışma konusu olan “maliyet” savunmasını da iki rakamla yerle bir etti: “SGK’nın bir aylık geliri 68.5 milyar lira. Bir ayda emekliye ödenen 45 milyar. Yani para var!”

EYT’lilerin büyük bir sabırsızlıkla kürsüye çıkmasını beklediği EYT Federasyonu Başkanı Gönül Boran Özüpak, önce EYT sorununa ilişkin temel bir tespit yaptı:

EYT problemi bize, Türkiye’ye has bir problemdir. Nedenleri ile nasılları ile tamamen yerli ve milli bir toplumsal problemdir.”

EMEKLILIKTE YASA TAKILANLAR (EYT) SESLERINI DUYURMAK ICIN BUGUN MALTEPE MITING ALANINDA TOPLANDI. EYT FEDERASYONU BASKANI GONUL BORAN OZUPAK ACIKLAMALARDA BULUNDU. ISTANBUL, (DHA)

İktidarından muhalefetine EYT’ye bugüne kadar verilen sözleri de tek tek hatırlattı Özüpak ve sordu: “Bize muhalif diyorlar, acaba kim kime muhalif?”

Başkan Özüpak, sözü “kaynak” sorununa getirip de “sığınmacı politikası” nedeniyle harcanan milyarları hatırlattığında miting alanında yaşanan dalgalanmayı her siyasetçinin mutlaka görmesi gerekirdi. Çünkü gerçekten de “kendi milletinizden EYT’liler işsizlik çıkmazında ve ülkenin içinde bulunduğu hayat pahalılığında yaşam mücadelesi verirken, 137 farklı millete sosyal yardım yapılıyor açıklamalarının mantıklı bir açıklaması” yoktu!

Maltepe’de miting sona ererken, EYT’lilerin aklında tek bir soru vardı:

Acaba seçimden önce bir miting daha yapmak zorunda kalacak mıyız?

 

 

HABERLER