Netflix’in yeni popüler dizisi Baby Reindeer’a ilham verdiği iddia Fiona Harvey, bir televizyon röportajında Netflix’i dava etmekle tehdit etmişti.

Netflix’in “gerçek bir hikaye” şeklinde belirterek yayına aldığı “Baby Reindeer” dizisinde Martha karakteri olarak canlanladırılan Harvey, Netflix’e 170 milyon dolarlık dava açtı.

170 MİLYON DOLAR İSTİYOR

Dizideki Martha karakterinin kendisini anlattığını öne süren Fiona Harvey, Netflix’in dünya çapında 50 milyondan fazla izleyiciye, kendisi hakkında “acımasız yalanlar” söylediğini savundu.

Yazar ve yönetmen Richard Gadd için, “O bir yalancı” diyen Harvey, hit diziyle ilgili davada Netflix’i hakaret, ağır ihmal, tanıtım hakkının ihlali ve duygusal strese yol açmakla suçluyor.

Kendisini hapis yatmış bir suçlu olarak yanlış bir şekilde tasvir ettiğini iddia eden Harvey, 170 milyon dolar tazminat talep ediyor.

MEKTUP İDDİALARINI YALANLADI

Piers Morgan’ın programına konuk olan Harvey, Gadd’a 41 bin e-posta ve 100 mektup gönderdiği iddialarını yalanladı. Netflix daha önce dizideki e-postaların Gadd’ın takipçisinden aldığı gerçek e-postalar olduğunu iddia etmişti.

“Bence bunları muhtemelen kendisi uydurdu” diyen Harvey, bunun yerine sadece birkaç tane e-posta gönderdiğini söyledi. Morgan’ın sayı sorması üzerine, komedyene “10’dan az e-posta” gönderdiğini söyledi. Harvey ayrıca komedyenle sadece birkaç kez görüştüğünü ve yayıncı Piers Morgan’la yaptığı gergin görüşmede ondan “kendisini rahat bırakmasını” istediğini ifade etti.

BABY REINDEER HAKKINDA

Popüler dizi, İskoç yazar Richard Gadd’ın kendi hayatından ilhamla yaratıldı. Gadd aynı zamanda dizinin başrolünde oynuyor. Yılın en çok izlenen yapımlarından biri olan Baby Reindeer, yazar ve peşindeki takıntılı hayranını konu alıyor.

Popüler mini dizinin ilk bölümünde “Bu gerçek bir hikaye” ifadesi yer alıyor.

Dizinin bitiş jeneriğinde ise dizinin “gerçek olaylara dayandığı ancak belirli karakterlerin, isimlerin, olayların, konumların ve diyalogların dramatik amaçlarla kurgulandığı” söyleniyor.

Geçtiğimiz ay Kültür Medya ve Spor Komitesi önünde ifade veren Netflix yöneticisi Benjamin King, dizinin “Yazar ve baş kahraman Richard Gadd’ın hüküm giymiş bir sapık tarafından uğradığı korkunç tacizin gerçek bir hikayesi” olduğunu söyledi.