Haber: SİMLANUR İNCE

Yusuf Çelik Et Kuzu Döner’in 1970’li yıllardan beri Bursa’nın önemli bir değeri olduğunu dile getiren Yusuf Çelik Et Kuzu Döner Genel Koordinatörü Aydın Arslan, sorumluluk alanının Bursa’daki 4 şube yönetimi olduğunu, insan kaynakları, strateji yönetimi ve şirketin genel işleyişiyle ilgilendiğini ifade etti.

33 yıllık bir hizmet sektörü deneyimi ile Yusuf Çelik Et Kuzu Döner’de çalışma hayatını sürdürdüğünü belirten Arslan, firmalarının her geçen gün kurumsallaşma yolunda yeni adımlar attığını ve 4 şubede her gün binlerce müşteri ağırladıklarını vurguladı.

Arslan, “Biz gerçekten çok farklı bir lezzeti, çok farklı bir döneri, şu ana kadar 10 binlerce müşterimizden aldığımız geri bildirimle çok değerli bir ürünü Bursa’mıza katmışız. Mağazalarımızda günlük ortalama 5 bin civarında müşteri ağırlıyoruz. Aylık 150 bin, yıllık 2 milyona yakın bir müşteri ağırlayan firma konumundayız. Yüzde 70’lik Bursa halkını yılın toplamında Yusuf Çelik Et Kuzu Döner’de ağırlamış oluyoruz” dedi.

‘BİZİM PATRONUMUZ MÜŞTERİLERİMİZDİR’

Müşteri memnuniyetine verdikleri öneme dikkat çeken Arslan, “Bizim sektörümüzde koşulsuz müşteri memnuniyeti çok önemli. Kurumsal bir firmayız. Yönetim kurulumuz, icra kulumuz var ve bu şekilde yönetiliyoruz. Patronumuz da var ancak bizim asıl patronumuz müşterilerimizdir. Müşteri varsa biz varız. Müşteri bizim mutluluğumuz, kazancımız, her şeyimiz. Personellerimize ilk öğrettiğimiz şey budur” diye konuştu.

‘FİRMAMIZIN BAŞARISINA VE GELECEĞİNE ODAKLANMIŞ BİR YAPIYI SÜRDÜRÜYORUZ’

Müşteri memnuniyetini nasıl sağladıklarını anlatan Arslan, dönemsel olarak eğitimler verdiklerini, eğitimlerin büyük çoğunluğunun kurumsal kültür, kişisel gelişim ve müşteri ilişkileri yönetimi olduğunu söyledi.

Arslan, “Personellerimize şu sihirli cümlelerimizi öğretmeye çalışıyoruz. Çinlilerin bir atasözü var, ‘Gülmesini bilmeyen dükkan açmasın.’ Öyle bir iş yapıyoruz ki, burada kalite, hijyen, temizlik, koşulsuz müşteri memnuniyeti var. Günün sonunda gülmesini biliyorsanız, emin olun ki müşterinizi memnun etmeme şansınız hemen hemen yoktur. Müşterinizi dinlemeyi, anlamayı ve ona yakın hizmet üretmeyi bütün personellerimizle birlikte şiar edindik. Kişisel başarılarından ziyade, takım başarısına, firmamızın başarısına ve geleceğine odaklanmış bir yapıyı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.

‘MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ HER ŞEYDEN ÖNEMLİ’

Müşterilerin taleplerine göre menülerde değişiklik yapıp yapılmadığı konusunda bilgilendirme yapan Arslan, “Biz şuna inanıyoruz, ‘Değişmeyen tek şey değişimdir.’ Biz burada kuzu döner satıyoruz ve bu ürünün içeriği gerçekten kalite ile ifade edebileceğimiz bir yapıya sahip. Dönerimizi yapan ustalarımız sektörün en iyi ustaları. Kullandığımız etler de piyasada bulabileceğiniz en kaliteli etlerdir. Kuzu döner deyince sadece kuzudan yapılmış bir döner olarak anlaşılmasın. Danadan, düveden, kuzu kuyruğuyla, kuzu döşüyle lezzetlendiriliyor” diye konuştu.

Dönerlerin bir gün önceden hazırlandığını ve dinlenmeye alındığını vurgulayan Arslan, “Tüketiciye en hijyenik ve en lezzetli şekilde nasıl sunulacaksa öyle bir yapıya büründürülür ve o yapı ertesi gün erkenden şişe dizilir, aynı gün taze olarak sunulur. Buraya gelen her kesim müşterimizden aldığım geri bildirimler memnuniyet üzerine oluyor. Eksiğimiz olduğunda da müşterimizin bize söylemesi yeterli oluyor ve anında düzeltmelerimizi yapıyoruz” dedi.

‘MÜŞTERİNİN TALEBİNE GÖRE HİZMET ÜRETİYORUZ’

Bursa dışından da farklı illerden müşteriler geldiğinin altını çizen Arslan, “Ne kadar kurumsallaşırsanız o kadar başarılı olduğunuz bir iş sürecini yönetmiş oluyorsunuz. Bizim için en değerli şey, ürünümüz, kalitemiz, hijyenimiz, lezzetimiz ve bunların üst çatısı markamızdır. Bunların hepsini birleştirdiğinizde Yusuf Çelik Et markasını ortaya koyuyorsunuz. Bizim yapacağımız en değerli yatırım markamıza yapılan yatırımdır. Bursa ölçeğinde 4 şube ile hizmet veriyoruz fakat çapımız çevremizden geniş. Biz Bursa halkına hitap ediyoruz ama yakın illerden de çok gelen müşterimiz var. Türkiye’nin birçok yerinden ve hatta yurt dışından bile gelen müşterilerimiz var. Almanya’dan her ay gelip dönerimizi yiyen ve babası vasıtasıyla dönerimizi kargolayan müşterilerimiz var. Müşterinin talebine göre de hizmet üretiyoruz” şeklinde konuştu.

YUSUF ÇELİK KUZU ET DÖNER’İN VİZYONU, MİSYONU VE HEDEFLERİ

Sektörün olmazsa olmaz temel dinamikleri olduğunu ifade eden Arslan, “Kurumsallaşmanın 4 adımı var. Bunlardan bir tanesi her şirketin vizyonu, misyonu, hedefleri ve değerleri olmalı. Vizyonumuz dünya ölçeğinde lider bir firma olmak. Misyonumuz, koşulsuz müşteri memnuniyetinde kaliteli bir kuzu döneri damak tadına uygun müşterilerimize sunmak. 2 tane de temel hedefimiz var. Bir tanesi sıfır hatayla hizmet üretmek, diğer bir hedefimiz de sektörde bilinen değerli bir marka olmak. Bütün müşterilerimiz bizden eşit ve aynı hizmeti alır. Personellerimizi de bunun üzerine eğitiyoruz. Kurum kültürünü belirlemiş bir ekibimiz var. Hangi müşteri profilinde olursa olsun, müşteri yapılarına uygun hizmeti vermekle görevli ekibimiz sizin için hizmete hazır” dedi.

FİYATLAR NE DURUMDA?

Tüketicinin bütçesini düşünerek bir fiyatlandırılmaya gidildiğinin altını çizen Arslan, “Müşterilerimizden burada ödediği paranın 3 katını farklı restoranlarda ödediğini duyuyorum. Biz tüketicisinin bütçesini de düşünen bir firmayız. Bizim patronumuz, ‘Benim para kazanmaya ihtiyacım yok, ben müşteri, tüketici kazanmak istiyorum’ der. Bu enflasyonist dönemde, ülkemizin zor zamanlardan geçtiği dönemde dahi biz müşterimizi düşünüyoruz. Bir porsiyon 130 gram döneri yanında salatası da olmak kaydıyla 175 liraya veriyoruz. Bu bir tavuk döner değil, bir et döner. Buraya gelen müşterimiz 175 lira gibi bir rakama karnını doyurup kalkabiliyor. Kendi bulunduğumuz bölgede ve ölçekte en kaliteli ürünü müşterilerimize, en hesaplı şekilde veren yegane firmayız” diye konuştu.

‘KENDİ TÜKETMEYECEĞİMİZ ÜRÜNÜ MÜŞTERİMİZE SUNMAYIZ’

Hijyeni temizlikten ayıran en önemli noktanın sağlık olduğuna vurgu yapan Arslan, tedarik ettikleri ürünlerin marka ürünler olduğunu ve kullandıkları etlerin veteriner kontrolünden geçerek kesilip yasal olarak mühürlenmiş ürünler olduğunu söyledi.

Ayrıca her şubenin soğuk hava depolarının olduğunun altını çizen Arslan, “Soğuk zincir kuralına uygun çalışarak azami efor sarf ediyoruz ve buraya hiçbir mühürsüz etin girme şansı yok. Hijyen bizim için olmazsa olmaz. Temelde kendi tüketmediğimiz, kendimizin yemeyeceği, kendi kalite standartlarından emin olmadığımız hiçbir ürünü tüketime sunma gibi bir gayretimiz yok. Patronumuz da hijyen konusunda çok hassastır ve bizde bu hassasiyeti sahaya yansıttık” diyerek sözlerini tamamladı.