Erdoğan’dan 28 Mayıs mesajı: Kimse kaybetmeyecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuk olduğu televizyon programında gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Seçimi kazandıkları takdirde bu ülkede hiç kimsenin kaybetmeyeceğini söyleyen Erdoğan, “Yatırımsa yatırımını yapacak. İstihdamsa istihdamını sağlayacak.” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın Cumhur İttifakı’na desteğinde pazarlık yapıldığı yönündeki iddialara da yanıt verdi.

Erdoğan’dan 28 Mayıs mesajı: Kimse kaybetmeyecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçime 2 gün kala Kanal D – CNN TÜRK ortak yayınında Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan ve Hürriyet Gazetesi Ankara temsilcisi Hande Fırat’ın sorularını yanıtlıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle;

“Biz bugüne kadar hep kendimizle yarıştık. Kendi rekorlarımızı yükseltme çabasında olduk. Bugüne kadar bizle eser ve hizmette yarışacak bir muhalefet bulamadık. Türk demokrasisin en büyük talihsizliği bu. Kılıçdaroğlu’nun bir açıklaması oldu. Televizyonlara davet ediyor. Benle ne konuşacaksın? Ortaya koyduğun bir eser yok. Okmeydanı SSK Hastanesi mi konuşacağım? Kandil’den gelen talimatları yerine getirebilmek için onların uzantısının desteğini isteyecek kadar zaafa düştün. Yüzde 1 bile oy potansiyeline sahip olmayanlara 40 vekil verdin. Bunları mı konuşacağım seninle? Bir de iftiraları var. Herhangi bir rehavet olmasa dahi tedbirimi almam lazım. Teşkilatımı uyaracağım ki, onlar da zafer sarhoşluğuna kapılmasın. 1. turu 5 puan önde bitirdik. Bu 5 puan rehavete sebep olmaması lazım. 50+1, oradaki 1 çok önemli. Her şeyi değiştirir. Hatay’da konteynerlerin olduğu yerde hazırlık yapılmıştı. Orada 40-50 bin kişi toplanmıştı. Oradan Sivas’a geçtik. Sivas bambaşkaydı. Meydanda 100 bin kişi vardı. 6’lı-7’li masanın etrafındakilerden bir tanesi de oralı. Buraya geldi mi diyorum? Gelmedi, hangi yüzle gelecek diyorlar? Madımak’ta oranın belediye başkanıydı. CHP’nin Temel Bey’le ilgili söylediklerini hatırlayın. İdamına varıncaya kadar talepleri vardı. O gün Sivas acaba niçin böyle bir katılım yaptı? 3 vekil bizde, 1 tane de MHP’de. Ankara-Sivas 2 saat. 1 ay ücretsiz dedik. Ücretsiz deyince cazibe arttı. Bundan sonraki süreci de teşvik edecek.

‘KILIÇDAROĞLU’NUN HERHANGİ BİR REFERANSI YOK’

Güçlü Türkiye ideali ve Türkiye Yüzyılı vizyonu var. Eser ve hizmet anlayışı var. Referans olarak baktığımız da Kılıçdaroğlu’nun herhangi bir referansı yok. Adama sorarlar; 11 tane büyükşehir belediye başkanlığın var, eser olarak ortaya ne koydun? 15 kez seçime girip hepsini kaybettin. Niye kaybediyorsunuz? Bu millet durup dururken sizi reddetmiyor. Bu kadar önemli büyükşehirler sizde ama ortaya eser koymuyorsunuz. O zaman merkezi yönetimde bu millet size oy verir mi? Vermez. Yerel yönetimde ortaya performans koyarsanız, millet de bunun üzerinden ‘burada böyle yaptılar merkezi yönetimde de yapar’ der. İstanbul, Ankara çok önemli, taşır. Türkiye Yüzyılı’nın yol haritası. Biz bu yol haritasını hayata geçireceğiz.

‘BİZ KAZANIRSAK KİMSE KAYBETMEYECEK’

Yeni adımlar atmamız gerekiyor. Terörle mücadele anlayışımız var. Bunu kenara koyamayız. Terör örgütleriyle olan mücadelemizde çok iyi konuma geldik. Güneydoğu’yu Doğu’yu düşünün. Eskiden Diyarbakır’da akşam sokağa çıkamazdınız. Buraya terörle mücadele sonucu gelindi. Önceden bu bölgelere yatırım olmuyordu. Terör korkusu kenara çekilince, yatırımcı da ‘yatırım yaparım’ diyor. 21 yıldır Türkiye’yi bir üst lige taşıyan ehil kadrolar var. 21 yıllık kazanımlara bakarak bölge insanları da yatırımlara girecektir. Savunma sanayisinden Togg’a, Anka’ya Kızılelma’ya bakacak. Bununla tüm milletimizi kast ediyorum. Biz kazandığımızda bu ülkede kimse kaybetmeyecek. Yatırımsa yatırımını yapacak. İstihdamsa istihdamını sağlayacak. Turizmin en büyük yatırım dönemi bizim dönemimiz oldu. Turizmde hedefi 100 milyar dolar olarak ortaya koyduk. Bakanım Mehmet Bey, ciddi başarı ortaya koydu. Ciddi sıkıntılara rağmen. Siyasetin doğasında rekabet var. Biz her alanda bu rekabet teşvik ettik. Rekabeti ortaya koyarsanız yarış başlar. Yarış da bize Türkiye’de ciddi adımlar atmayı getirdi.

‘KILIÇDAROĞLU KAZANIRSA, TERÖR ÖRGÜTLERİ KAZANACAK’

Varsın birileri gerilimle kutuplaştırmayla yol almaya çalışsın, o bizi ilgilendirmiyor. Biz milletimizi kucaklamaya devam edeceğiz. Buradan taviz veremeyiz. 28 Mayıs’ta biz kazanırsak, 85 milyonun her bir ferdi kazanacak. Önemli olan o akşam sandıktan ne çıkacak? Kılıçdaroğlu kazanırsa, terör örgütleri kazanacak. Londra tefecileri kazanacak. ABD’li şirketler kazanacak. Kaybedenler ise ülkemiz üzerinde hesap yapan olacak. Dergi kapaklarından millete ayar verenleri gördünüz. Bunların Erdoğan ile ne işi var? Bunlara sormak lazım, Erdoğan’la kaç kere bir araya geldin? Erdoğan’ın onlara bakış açısını bildikleri için Erdoğan’ın kaybetmesi lazım diyorlar. Bunu terör örgütleri de diyor. Demek ki bunlar terör örgütleriyle aynı yerden ayar alıyorlar. Milletimin her bir ferdi, siyasi tercihi ne olursa olsun benim için kıymetlidir. Halkımla hep iç içe oldum. Muhalefet partilerine gönül veren vatandaşlarımızın moralini bozmadık. Ne diyorlar? Cehennemin kapıları. Bu kelimeleri her gün kullananların psikolojisin iyi olması mümkün değil. Bunlar toksik ilişkiler kurdular. Bu ilişkiler işi buralara getirdi. Negatif söylem kullanıyorlar. Arkadaşlarıma da söylüyorum ‘Pozitif söylem içerisinde olacağız. Bunların yaptıklarını yapmayacağız.’

‘KADINA ŞİDDETİ KESİNLİKLE REDDEDEN BİR PARTİYİZ’

Bu manşetleri kimler attı bilmiyorum. Türkiye’de parlamentoda kadın sayısını artıran parti, AK Parti’dir. En genç kadın milletvekilleri bizim. En genci 24 yaşında, iki fakülte mezunu. Teşkilatın kademelerinden gelmiş bir kızımız. Bunlar gençlerin temsilcisi konumunda olacak. Kadına şiddeti kesinlikle reddeden bir partiyiz. Kadına şiddet bizim inancımızda kesinlikle yasaklanmıştır. Böyle bir şeyi düşünmek mümkün değil. Dolayısıyla AK Parti’de de böyle bir şeyi düşünmek mümkün değil. Kadınlarımız toplumun yarısı. Böyle olduğu için kadınlarımızın da parlamentoda temsil edilmesi gerekiyor. Biz neyi başardıysak, CHP’ye rağmen başardık. Onların kadınlarla ilgili söylemlerine bakmayın, samimi değiller. Kılıçdaroğlu, biz başörtüsünü özgürlük düzenlemesini hayata geçirdiğimizde AYM’ye koştu. Şimdi inkar ediyor. Yardımcısı konumunda olan bayan, üniversite kapılarında kızlarımızın başörtüsünü çıkarıp alıyorlardı. O odalara da ikna odaları diyorlardı. İkna odaların müseccel kurucusu o. Kızlarımız ne çileler çekti? Ben kendi kızlarımda bu sıkıntıyı yaşadım. İmam hatipli olmasına rağmen yaşadım. Arkadaşımın yanına gönderdim. İçeri almıyorlardı. Bunlar hep aynı zihniyet. Değişen hiçbir şey yok. Bunlar hep aynı tekerlemeler? Bu kızlar mezun oluyor. Kimisi doktor, kimisi mühendis, kimisi hukukçu. Hepsinin önü açıldı. Bizim partimizde hepsi var. Kadına şiddet yok olma noktasına bizim dönemimizde geldi. Yapamazlar, ümüğünü sıkarız. 94’te belediye başkanı olduğumdan beri otobüslerde trenlerde her yerde, ‘Başörtülü olanları trenden atacaklar’ dendi. Bunları hep yaşadık.

Türk kadınının ferasetine gayretine güvendim, güveniyorum. Kadınları her alanda destekledik. Hiçbir kadın 21 yılda hiçbir hakkını kaybetmediği gibi yeni haklara kavuşmuştur. Eğitimde, kadınlarımız fersah fersah kademe kat ettiler. Eğitim düzeyi noktasına baktığımızda, yüzde 70’ten yüzde 80 seviyesine biz getirdik. Önünü açtık, teşvik ettik. Eğitimde başarırsak Türkiye’nin dünya standardında yeri yükselecektir, buna da Türkiye’nin çok ihtiyacı var.

İLK İCRAAT YENİ KABİNE

İlk icraat arkadaşlarımızla istişareler yapıp kabinemizi kurmamız gerekiyor. Partimin en üst kurulu ve külliyedeki arkadaşlarımla değerlendirip ülkemizi yükseltecek adımları atacağız. İstişaremi MYK ile yapacağım. Cumhurbaşkanlığı sözcüm var. Partimin sözcüsü var. Onlarla bu adımı atacağız. Parlamentoda Cumhur İttifakı’nın geldiği yer var. Buna göre istişaremizi yapıp yolumuza kararlı şekilde devam edeceğiz.

‘BUNLARIN YAPTIĞI MİLLİYETÇİLİK DEĞİL, TAKİYECİLİKTİR’

Benim milletim samimiyet testini çok iyi yapar. Bunların yaptığı milliyetçilik değil, takiyeciliktir. Takiyeciliği de benim milletim yutmaz. Bunlar düne kadar terörist seviciydi. ‘Selo’nun çıkmasını istiyorsanız, oyunuzu Kılıçdaroğlu’na vereceksiniz’ diyen Kılıçdaroğlu değil mi? Bu adam Diyarbakır’da 51 kardeşimin ölümüne sebep oldu. Şuan içeride cezasını çekiyor. Seçim kampanyasından beri terörün desteğini aldıkça yüzü gülüyor. Bunu milliyetçilik kabul eder mi? Milli olan bir yapı bunu kabul eder mi? Şu Çanakkale’deki köprü aklın beşer planın da kabul edebileceği bir şey değildi. Kılıçdaroğlu gibi adamlar böyle bir köprü yapamaz. Aklı yetmez bu işlere. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yaptık. Benim karşıma önce CHP’liler çıktı. Niye ‘Yavuz Sultan Selim’ adını koydunuz, kendi adınızı koysaydınız’ dediler. Çünkü bu zihniyetle yetiştirler. Biz şuan terörü kaynağında kurutma stratejisini başarıyla uyguladık.

‘SİNAN OĞAN’LA PAZARLIK OLMADI’

Sinan Bey’in bize katılımdaki farklılık herhangi bir pazarlık vs değil. Sinan Bey, yarın akşam diğer akşam bazı televizyon programlarına çıkacak. Yarın da Mevlüt Bey ile bazı ziyaretler yapacak Antalya’da. Cumhur İttifakı’nın elemanı gibi çalışmalara başlamış durumda. Bu önemli gelişme. Taban Antalya’da bunu gördüğünde farklı bir yaklaşımla değerlendirme yapacaktır. Sinan Bey’in televizyon programları yapması da bazı istifhamları ortadan kaldıracaktır. 5.2 olabilir, fazla olabilir, eksik olabilir. Önemli olan ortaya çıkan sinerjiyi değerlendirmektir. Sinan Oğan bir gerçek. Daha sonra bizle hareket etme kararı almıştır. Pazarlık olmadı. Benim yapımda böyle bir şey söz konusu değil. Bu Kılıçdaroğlu’nun yaklaşımı. Malum toplamı 1 puan etmeyen partilere 40 vekillik verdi.

‘SEÇİMDEN SONRA MİLLET İTTİFAKI İÇİNDE KOPUŞLAR OLACAK’

Pazar gününden sonra dananın kuyruğu kopacak. Tabanı bunun hesabını soracak. İttifak içinde de bazı kopuşlar olacak. Ben diyorum ki, biz bu vatanı böldürtmeyeceğiz. Türk dünyasına yaklaşımda da Sinan Bey ile bunları paylaşıyoruz. Terörle mücadelede bizim attığımız adımları kendisi de paylaşıyor. Türklük dünyasıyla olan münasebetler de bizim en önemli hassasiyetimizden. Türk Devletleri Teşkilatı’nı kurduk. Mülteciler konusu. Mülteciler konusunda da şunu söyledik, ‘Suriye’nin kuzeyinde briket evler planımız var. Bu briket evleri STK’lar vasıtasıyla kuruyoruz. Katar’ın verdiği destekle de 1 milyon Suriyeli iskan edebileceğimiz adım atıldı. 1 seneyi bulabilir bitmesi. Bu projeyi görenin, ‘ben gitmeyeceğim’ demesi mümkün değil. Türkiye-Rusya-İran ve Suriye ile 4’lü görüşmeler yapıyor. Bu 4’lü görüşmelerle, Suriyeli kardeşlerimizin kendi topraklarına döneceğine inanıyorum. Briket evler gerçekten cezbedici. 600 bine yakın sığınmacı döndü. Terörle mücadelede başarılı oldukça, Suriye ile normalleştikçe bu sayı artacak. Katar da sağolsun destek veriyor.

MUHALEFETİN ’10 MİLYON MÜLTECİ GELECEK’ İDDİASI

Suriye’nin nüfusu 17 milyon civarında. Benim bakanım kaç kez bu açıklamaları yaptı. Ama bu adam yalancı. 10 geldi, 10 daha gelecek diyor. Şu anda bizde Suriyeli sığınmacı sayısı 3 milyon 388 bin. Bunlara kalırsa 10 milyon var, 10 milyon daha gelecek. Niye bu kadar yalancısın? Her şeyi yalan üzerine kurulu. şimdi billboardlar yapmışlar. Suriyeler dö-ne-cek diyor. Araya da tire koymuş. Niye tire koymuş? Yapamayacağı için. HDP desteğini çekerse şaşmayın. Bizim aldığımız geri dönüşler farklı. Tepedekilerle taban aynı düşünüyor diye bir şey yok. Özdağ, ‘5,2 Oğan’ın gittiği yoldan gitmez’ diyor. Kendisi için aynı şeyi söylemiyor. Zafer Partisi’nin aldığı oy 2.2. Bu 2.2 senin yolunda gidecek mi?

SIRRI SÜREYYA ÖNDER’İN AÇIKLAMALARI

Bunların kendi arasındaki görüşmelerde, Kılıçdaroğlu aba altında sopayı göstermişler demek ki. Terör örgütleriyle pazarlık yaparsan, iradeni ipotek altına böyle alırlar. Selo’yu çıkaralım istiyorsanız, bize oy vereceksiniz? Sen kimsin ki yargının verdiği karara böyle bir şey diyorsun? Biz Anayasa devletiyiz. Bu Anayasa’yı tanımamaktır. Bu hukuka müdahaledir. Kılıçdaroğlu’nun hukuku siyasallaştırdığının da göstergesidir. Taksim Gezi olaylarının baş aktörlerinden de bir tanesini de serbest bırakacağım diyor. Ali kıran baş kesen misin sen? Nasıl böyle bir şey söyleyebiliyorsun?

‘KILIÇDAROĞLU’NDAN ÖZDAĞ’A ÜÇ BAKANLIK TEKLİF EDİLMİŞ’

Numan Bey açıkladı. Böyle bir talebi olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu 3 bakanlık teklifi yapmış. Numan Bey’e ‘AFAD gibi bir bakanlık veya İçişleri Bakanlığı verilirse, bunun yanında terörle mücadelede atılması gereken adımlar atılırsa, destek veririm’ demiş. Numan Bey de kendisine, ‘Cumhurbaşkanımız böyle şeylere kapalı’ demiş. Biz kesinlikle pazarlık siyaseti yapmayız. İçişleri Bakanlığı talebi oldu. Numan Bey de ‘Cumhurbaşkanımız kabul etmez’ dedi. Böylelikle bağ koptu.”

YORUMLAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir