Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell, Kosova ile Sırbistan arasında 18 Mart’ta gerçekleştirilen ve yaklaşık 12 saat süren görüşmeler çerçevesinde akıbeti bilinmeyen kişilerle ilgili metinde anlaşmaya varıldığını duyurdu.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Borrell, “Sırbistan ve Kosova, normalleşmeye giden yol ve sürece ilişkin anlaşma konusunda taahhütte bulundu. AB, her ikisinin de kendisinden tüm yükümlülükleri yerine getirmesini ve bir an önce uygulamaya başlamasını bekliyor. Taraflar herhangi bir tartışmadan kaçınmalıdır. Dünkü başmüzakereciler toplantısında kayıp şahıslara ilişkin beyannameye ilişkin metin üzerinde vardıkları anlaşma atılan ilk adımdır. Bir sonraki üst düzey toplantıda bunu liderler düzeyinde ele alarak onaylayacağız” ifadelerini kullandı.

‘FRANSIZ-ALMAN PLANI’NDA ANLAŞMAYA VARILMIŞTI’ 

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Kosova Başbakanı Albin Kurti ve AB yetkilileri ile Kuzey Makedonya’nın Ohrid kentinde 18 Mart’ta görüşme gerçekleştirmişti. Vucic, Kurti ile üzerinde uzlaştıkları “Fransız-Alman Planı” olarak bilinen 11 maddelik anlaşmanın uygulanmasına ilişkin olarak hazırlanan anlaşma eki ile ilgili açıklamalarda bulunmuştu. Kosova ile ikili ilişkileri normalleştirmek istediklerini fakat Sırbistan’ın Kosova’yı tanımadığı için uluslararası hukuki bağlayıcılığı olan hiçbir belgeye imza atmak istemediğini söyleyen Vucic, “Sırbistan Kosova’nın bağımsızlığını tanımadığı için Kosova ile yasal olarak bağlayıcı herhangi bir uluslararası belgeyi imzalamak istemiyorum” demişti.

Kosova ile sözlü anlaşma yapıldığını belirten Vucic, “Sırbistan, Kosova ile normal ilişkilere sahip olmak istiyor. Seyahat etmek, iş yapmak istiyoruz. 100 metrelik duvarlar altında izole edilmiş bir halde yaşayamazsınız” diye konuşmuştu.

Toplantıların ardından konuşan Kurti ise, “Sırbistan henüz anlaşmayı imzalamamış olması nedeniyle, bu Kosova ve Sırbistan’ın birbirini fiilen tanımış olması manasına geliyor” ifadelerini kullanmıştı. Kurti, “Ohri’ye daha önce uzlaştığımız üzere anlaşmanın uygulama ekini imzalamaya geldik. Fakat karşı taraf, daha önce de olduğu gibi, anlaşmayı ekiyle birlikte imzalamayı reddetti” demişti.