Mansur Yavaş’tan ‘tek yumruk’ çağrısı: Hiçbirimizin siyaset yapmasının bir anlamı kalmaz

Sözleri gündem olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’tan son dakika basın açıklaması geldi. Yavaş, “Bu süreçte önceki genel başkanımız, mevcut genel başkanımız ve tüm partililerin tek yumruk halinde bir ve bütün durması en büyük arzumdur, olması gerekendir.”

Mansur Yavaş’tan ‘tek yumruk’ çağrısı: Hiçbirimizin siyaset yapmasının bir anlamı kalmaz

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş açıklamasında, “Bugün öyle bir dönemden geçiyoruz ki bir ve beraber olmaktan başka ne şansımız var ne de çaremiz. Hep söyledim.” dedi.

Geçtiğimiz günlerde Mansur Yavaş, Vahap Seçer ve Engin Özkoç ile birlikte Kılıçdaroğlu’nu ziyaret eden Mansur Yavaş’ın eski Genel Başkanı’nın sözleri sonrası rest çektiği ve ‘siyaseti bırakırım’ dediği ileri sürüldü.

Yavaş’ın resti siyaset kulislerinde gündem olurken bugün beklenen açıklama da geldi.

Yavaş yaptığı yazılı açıklamada, “Bugün öyle bir dönemden geçiyoruz ki, bir ve beraber olmaktan başka ne şansımız var ne de çaremiz. 30 Haziran’daki dava süreciyle ilişkilendirilerek, partililerimizin ya da partili görünen bazı isimlerin mevcut Genel Başkanımız ve önceki Genel Başkanımız etrafında yürüttükleri tartışmaların; ne ülkemizin demokratikleşme ve adalet mücadelesine, ne de yurttaşlarımızın derinleşen yoksulluk sorununa katkı sunması mümkündür” dedi.

“TORUNLARIMIZ DAHİ BİZİ AFFETMEZ”

Yavaş şu ifadeleri kullandı:

“Bugün öyle bir dönemden geçiyoruz ki, bir ve beraber olmaktan başka ne şansımız var ne de çaremiz. Hep söyledim; bu sadece bizim partimizin meselesi değil, tüm muhalefet partilerinin sorumluluğudur. Çünkü eğer birlikte hareket etmezsek, sadece bugünü değil, geleceğimizi de kaybederiz. Hatta torunlarımız dahi bizi affetmez. İktidar uzun bir süredir, partimize ve belediyelerimize yönelik itibarsızlaştırma kampanyası yürütüyor. Bu kampanyayı yürütürken hem tarafsız olması gereken yargıyı, hem tarafsız kalması gereken bürokrasiyi kullanarak partimizi cendereye almaya çalışıyor.

“TEK YETKİLİ ANAYASAL KURUM YSK”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız dahil 11 belediye başkanımız cezaevinde. Haklarında hazırlanmış bir iddianame bile yok. Şimdi hal böyleyken partimizin 38. Olağan Kurultayına yönelik açılmış bir dava var. Bir hukukçu olarak ifade etmem gerekirse bu davaya hukuk içinde bakılırsa buradan iktidarın arzu ettiği sonucu alması mümkün değil. Çünkü tek yetkili anayasal kurum YSK’dır. Ancak, siyasallaşmış bir yargı düzeninde bir beklenti yaratılmak isteniyor. Benim en çok üzüldüğüm bu beklentinin partimizde bir türbülans ve tartışma yaratmış olması.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olarak benim iki büyük hedefim var. Bir, Ankaralıların teveccühüyle geldiğim bu makamda olduğum sürece Ankaralılara hizmet etmek ve onların güvenini boşa çıkarmamak. İki, Cumhur İttifakı’nın ülkemize dayattığı başkanlık rejimini sona erdirip, ülkemizin yeniden demokratik parlamenter sisteme geçişini sağlamak için bir nefer gibi çalışmak.

“ESKİ GENEL BAŞKANIMIZA HAKARETE VARAN İFADELER ASLA KABUL EDİLEMEZ”

30 Haziran’daki dava süreciyle ilişkilendirilerek, partililerimizin ya da partili görünen bazı isimlerin mevcut Genel Başkanımız ve önceki Genel Başkanımız etrafında yürüttükleri tartışmaların; ne ülkemizin demokratikleşme ve adalet mücadelesine, ne de yurttaşlarımızın derinleşen yoksulluk sorununa katkı sunması mümkündür. Üstelik bu tartışmaların, parti kültürümüzle bağdaşmayan bir üslupla ve önceki Genel Başkanımıza yönelik hakarete varan ifadelerle yürütülmesi, asla kabul edilemez.

“BEN DAHİL HİÇBİRİMİZİN SİYASET YAPMASININ BİR ANLAMI KALMAZ”

Ülkemizin sorunlarını ancak ve ancak Cumhuriyet Halk Partisi çözebilir ve bu memleketin CHP’ye ihtiyacı var. Bunun için de iç sorunlarla boğuştuğu izlenimi vermekten kaçınmamız bir gerekliliktir. Bir hafta boyunca süregelen ve Cumhuriyet Halk Partililerin hiç hoşnut olmadığı bu tartışmaların bir şekliyle sonlanması şarttır. Bu süreçte önceki genel başkanımız, mevcut genel başkanımız ve tüm partililerin tek yumruk halinde bir ve bütün durması en büyük arzumdur, olması gerekendir. Aksi halde ben dâhil hiçbirimizin siyaset yapmasının bir anlamı kalmaz. Benim anlatmak istediğim sadece bundan ibarettir.”

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir