Terk edilmiş büyüleyici bir köy: Fethiye Kayaköy

Terk edilmiş büyüleyici bir köy: Fethiye Kayaköy

Kayaköy, Muğla’nın Fethiye ilçesinde bulunan deyim yerindeyse bir hayalet köy. Bir zamanlar bölgenin karakteristiğini yansıtan ve mimarisiyle dikkat çeken Kayaköy günümüzde korunması gerek hassas alan statüsünde.

Muhteşem bir doğanın tam ortasında yer alan Kayaköy, günümüzde çevredeki ünlü turizm bölgelerine tatile gelenlerin mutlaka ziyaret ettikleri bir yer olma özelliği taşıyor.

Kayaköy, Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı masalsı güzelliğe ve bir o kadar da hüzne sahip bir yer. Hüzünlü hikayesi ve bugünkü terk edilmiş haliyle Kayaköy, ziyaretçileriyle yılların sessizliğini bir kenara bırakıyor.

Türkiye’nin en önemli turizm rotalarından biri olan Muğla’nın Fethiye ilçesindeki bu tarihi yerleşimin geçmişi çok eskilere, 19. yüzyılın başlarına kadar uzanıyor. Bugün bir hayalet kasaba görünümüne sahip olan Kayaköy, bir zamanlar Rum nüfusun yoğunlukta olduğu bir kasaba olma özelliği taşıyordu.

Muğla merkezine 147, bağlı olduğu turistik Fethiye ilçesinin merkezine ise sadece 7 kilometre uzaklıkta bulunan Kayaköy, mimarisiyle de dikkat çekmeyi başaran tarihi bir kasaba. Kayaköy’ün bu yapısı ona sadece Türkiye içinde değil yurt dışında da bir ün kazandırmış durumda.

Şimdi bu tarihi kasabanın kuruluşundan bu yana geçtiği evrelere bakalım; Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki tahrir defterlerinde adı Kayı Köyü olarak geçen Fethiye ilçesine bağlı Kayaköy’ün nüfusu bir dönem 3000 kişiye kadar ulaşır. Bu, Kayaköy tarihindeki en yüksek nüfusa tekabül etmektedir.

Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde kaleme alınan tahrir defterlerine göre bölgeye Kayı boyuna mensup Türkmenler ve civar bölgelerde yaşayan Rumlar yerleşmiştir.

Bir arada yaşama kültürünü onlarca yıl başarılı bir şekilde yansıtan Kayaköy’ün bu çokkültürlü yapısı mimari dokuya da yansımış durumda. Kasabada ayakta kalan evlerde bu izleri günümüzde de görmek mümkün.

Cumhuriyet’in ilânının ardından 1923 yılında Türkiye ile Yunanistan arasında gerçekleştirilen mübadele anlaşması doğrultusunda bölgedeki tüm Rumlar, Ege’nin karşı kıyısına, Yunanistan’a göç etti.

Yunanistan’a göç eden Rumların yerine de Fethiye’nin Kayaköy kasabasına başta Selanik olmak üzere civardaki bölgelerden Türkler yerleştirildi. Bu durum Türkiye’nin farklı yerleşimlerinde de benzeri bir biçimde yaşanmıştır.

1957 yılında meydana gelen Fethiye Depremi’nde büyük zarar gören Kayaköy sonrasında büyük oranda göç verdi. Zararın boyutu maalesef korkunç boyutlara ulaşmıştı.

Geçtiğimiz yıllarda “Kesin Korunması Gereken Tarihi Alan” olarak ilan edilen Kayaköy’ün daha fazla turist ağırlaması hedefleniyor ve bu doğrultuda da adımlar atılıyor.

Karaköy Mahallesi sınırları içerisinde yer alan Kayaköy Ören Yeri ile Gemiler Koyu’nun Resmi Gazete’de yayımlanan kararla potansiyel doğal sit alanı olarak korunarak turizme kazandırılması hedefleniyor.

Daha önce de yine Muğla’nın Fethiye ilçesi sınırları içinde bulunan Kelebekler Vadisi kesin korunacak alan ilan edilmişti. Bu da bölgenin önemini daha da artırmakta.

Mavi ile yeşilin buluştuğu en güzel noktalar arasında gösterilen “Gemiler Koyu” ise özellikle yaz aylarında sakinlik arayan turistlerin uğrak yeri konumunda.

Pandemi nedeniyle bir süre sekteye uğrayan ziyaretler, normalleşme hareketiyle birlikte yeniden hareketlendi. Bölgeye hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi gösterdiği gözlemlenmekte.

Önümüzdeki süreçte bölgenin daha fazla turist ağırlaması için de çalışmalar yürütülüyor. Özellikle bölgenin tanıtılmasına yönelik faaliyetler devam ediyor.

2023 yazına umutlu bakan bölgedeki turizmciler Kayaköy’ün de bu süreçten olumlu etkilenip pastadan üzerine düşen payı alacağını öngörüyor.

YORUMLAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir