Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Seçkinlerin değil, garip gurebanın yoldaşı olduk”
Biz sadece halka hizmet ederek, hakkın rızasını kazanmak için buradayız. Milletimize hizmetkarlık yapmak için AK Parti’deyiz.
Milleti hor görenlerden, yok sayanlardan, milletin dertlerine kulak tıkayanlardan olmadık. Türkiye’ye hizmet aşkımızı yitirmedik, bizim yerimiz milletimizin yanıdır. Bize oy versin veya vermesin, 86 milyonun tamamı özbeöz kardeşimizdir, canımızdan bir parçadır.
AK Parti, milletin partisidir. Biz elitlerin, seçkinlerin değil, her zaman garip gurebanın, kimsesizlerin, ihtiyaç sahiplerinin yoldaşı olduk.
Çok çalışacağız ve kapı kapı dolaşacağız. Vatandaşlarımızla hemhal olacağız.
“Belediyeciliğin kitabını yazmaya devam edeceğiz”
2028 seçimlerinde 5,6 milyon gencimiz ilk kez oy kullanacak. Bu genç kardeşlerimizden 2 milyonu, bizim belediyelerimizin sınırları içinde yaşıyor. Yaz döneminde kadın ve gençlik kollarımız da sahaya inecek, son derece önemli çalışmalara imza atacaklar. Tam kadro sahada olacağız. Yaz dönemini muhalefetle aramızdaki farkı açmak için bir fırsat olarak kullanacağız.
Bizden önce yapılanların katbekat fazlasını biz 23 yılda ülkemize kazandırmayı başardık. Birçok başlıkta merhum Özal’ın tabiriyle Türkiye’ye çağ atlattık. Muhalefet hizmet yarışında bizim elimize su bile dökemez. İllere, ilçelere gittiğimizde AK Parti ve Cumhur İttifakı belediyelerinin farkını çok net bir biçimde görebiliyoruz. Şehirlerini güzelleştirme mücadelesi var, meydanlarda verdiği sözü tutma şuuru var. Bizim belediyelerimizde şikayet etmek değil, çözüm üretmek var. Taş üstüne taş koyma şevki var. Şehrin hakkını bilen, kul hakkını gözeten bir tasavvur var. Gerçek belediyecilik denince son 30 yıldır akla ilk gelen bu hareket olmuştur. Bundan sonra da belediyeciliğin kitabını yazmaya devam edeceğiz.
“CHP’nin pusulası bozulmuş, siyasi kıblesi şaşmıştır”
Muhalefetin ahvalini sizler de takip ediyorsunuz. Ana muhalefette yaşanan gelişmeleri milletimiz ibretle izliyor. 2 sene öncesine kadar yere göğe sığdıramadıkları cumhurbaşkanı adaylarına bugün en ağır hakaretleri etmekte beis görmüyorlar. Düşeni yemek bir CHP geleneği. CHP’de süre giden iç savaş, CHP’nin iç meselesidir. CHP içinde kimin kimi hançerlediği bizi ilgilendirmez. Yargıya taşınan davanın tüm tarafları dikkat edin CHP’lilerden oluşuyor. Şikayet eden de, mağdur oldum diyen de bunlar. Bu kavganın hiçbir yerinde biz yokuz. Aynı durum diğer soruşturma ve kovuşturmalar için de geçerlidir. Suçlayacak birilerini arıyorlarsa bize değil, eski ve yeni yol arkadaşlarına baksınlar. Dava dosyasında kimlerin isimlerinin yazılı olduğuna baksınlar. Bugüne kadar bu meydan muharebesinin tarafı olmadık, bundan sonra da olmayacağız. Bağımsız ve tarafsız Türk yargısı, en doğru, en isabetli kararı verir. Nihayetinde şeriatın kestiği parmak acımaz. Biz de milletimiz gibi hukuki sürecin tamamlanmasını ve her şeyin açıklığa kavuşmasını temenni ediyoruz. Biz siyasete dün girmedik, bir şekilde milletin huzurundayız. Özgür efendinin siyasetle ilişkisi, bizim unuttuğumuz dönemlerden çok daha gerilerde kaldı. Haksızlığa uğrasak da kimseyi tehdit etmedik, yargıyı tanımıyorum demedik. Savunmamızı yaptık, yargının verdiği karara teslim olduk. Aynı olgunluk, özgüven, hukuka saygıyı CHP’de göremiyoruz. CHP’nin pusulası bozulmuş, siyasi kıblesi şaşmıştır. Temennimiz, ana muhalefetin sahte gündemlerden kurtulup milletin asli gündemine dönmesidir. Ana muhalefetin 3-5 belediye soyguncusunun oyuncağı haline gelmesi hem kendileri, hem de ülkemiz için kayıptır. Muhalefetin istikamet sorununu bir an önce çözmesini ümit ediyoruz. Böyle bir dönemde küçük hesapların peşinde koşanlar, tarihe hesap veremezler.
Terör sorununu tamamen çözmüş, safralarından kurtulmuş bir Türkiye için mücadele ediyoruz.
Karikatür tepkisi: Alçakça bir provokasyon
Peygamberimizi her şeyden, herkesten çok sevmeyi, ona hürmet etmeyi, onun kutlu yolundan yürümeyi, inancımızın ve imanımızın bir gereği olarak görüyoruz. Türk milleti İslam ile müşerref olduğu günden beri en önemli vasfı Resulullah sevgisi olan bir millettir. Adı güzel kendi güzel olan efendimizin meftunuyuz, mecnunuyuz. Kahraman ordumuzun peygamber ocağı olarak nitelendirilmesini sebebi de işte bu sevgidir. Bu milletin değerlerinden yoksun kimi edep bilmez ahlaksızlıkların hürmetsizliği asla kabul edilemez. Mizah kisvesiyle yapılan açık bir kışkırtmadır. Alçakça bir provokasyondur. Bu nefret suçuyla ilgili yargımız ve emniyetimiz hemen harekete geçmiş, dergi toplatılmış, gerekli süreçler başlatılmıştır. Peygamberlerimize küstahlık edenler bunun hesabını hukuk önünde vereceklerdir. Biz bunun takipçisi olacaktır. Biz bu makamlarda olduğumuz sürece bu ülkede kimsenin kutsallarımıza hakaret etmesine göz yummayız. Öfkenin aklı perdelemesine hiçbir genç kardeşim izin vermemelidir. Peygamberimizin aziz hatırasına sahip çıkmak bizim asli görevimizdir, biz bunu şeref sayıyoruz.
YORUMLAR