Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Altında öne çıkan kritik seviyeler

Altının kafası hayli karışık bugünlerde.

Bir anda hızlı koşup rekor üstüme rekor kırıyor! Sonra hızla geri çekiliyor. Ardından tekrar yeni rekorlara doğru yelken açıyor.

Yani hayli oynak bir altın piyasası söz konusu bugünlerde.

Doğal olarak yatırımcının kafası da karışmakta!

Örneğin bu haftaki tabloya baktığımızda bin 127 liranın üstüne çıkan bir gram fiyat var karşımızda.

Ama aynı zamanda bin 101 liraya kadar düşen bir gram altın fiyatı da bu hafta kayıtlara geçti. Haliyle trend belirleme konusunda da bir kafa karışıklığının doğması normal kabul edilebilir. Dolar/TL‘nin çok ufak oynaklık dışında nispeten istikrarlı olduğu az da olsa hatta son haftalarda yukarı yönlü bir trend izlediği dikkate alınmalı.

Dolayısıyla oynaklığın ana nedeni küresel piyasalarda işlem gören ons altının değişim atmosferinde aranmalı!

Yani genel olarak son aylara damgasını vurduğu üzere ons fiyat iç piyasa fiyatını belirleyen ana unsur olarak kalmaya devam ediyor.

Bu çerçevede özellikle doların değeri önemli bir gösterge.

Diğer yandan da jeopolitik gelişmeler de etken olarak karşımızda durmakta.

Doların değerini etkileyen ana faktör ise Amerika’nın faiz politikası. Neticede Amerikan Merkez Bankası Fed’in attığı adımlar önem taşımakta, hem doların değeri hem de altının geleceği açısından!

Bu çerçevede Amerikan ekonomisine dair bilgi akışı büyük önem taşıyor. Özellikle de enflasyon ve işsizlik verileri ana gösterge konumunda.

Bu hafta altın piyasasında yaşanan oynaklığın temel nedeni, bir yanda Fed’ten gelen şahin açıklamalar, diğer yanda ise dün itibarıyla açıklanan işsizlik verilerindeki ilginç manzara idi!

Fed yetkilileri güçlü bir faiz duruşu konusunda hep bir ağızdan açıklama yaptı hafta boyunca. Dolayısıyla doları yukarı, altını ise aşağı iten anlar yaşandı her açıklamada.

Buna karşı ABD işsizlik verileri beklenenden çok daha iyi gelmesine rağmen altına adeta tekrar hayat verdi. Düşük işsizlik oranı güçlü faiz sürecini destekler bir görünümde olmasına karşın dolar değer kaybetti!

Peki bu paradoksal görüntü niye oluştu?

İstihdam verilerin arasında sıkışmış olan saatlik ücret rakamları işin sürpriz tarafıydı. Çünkü ciddi bir düşüşün işaretleri görülmüştü.

Piyasalar bunu olumlu olarak algıladı ve enflasyonun yavaşlayacağına dair bir sinyal niteliğinde değerlendirdi.

Neticede bin 875 dolara ulaşan ons fiyatla karşılaştık. İç piyasa da yeni rekorlara yol almaya başladı!

Bu trendin belli bir süre gündemde kalması muhtemel. ABD’nin faiz politikasında gevşemeci sinyaller geldiği sürece altın ons fiyatı desteklenecektir.

Yani veri bağımlısı bir hareket dolayısıyla da oynaklık ihtimali altın piyasasında önümüzdeki aylarda da mevcut görünüyor.

Ama genel trend hala yukarı yönlü. Artık ilk hedef 2 bin dolar.

Ardından 2 bin 150 dolar ve 2 bin 400 dolara kadar gidebilecek bir alan söz konusu bu yıl içinde!

Doların lira karşısındaki seyrinin de belli bir istikrar çerçevesinde yukarı yönlü olacağı teorisi de güç kazanmakta.

Dolayısıyla gram altında yeni rekorları görmemiz kaçılmaz bir gerçeklik.

Oynaklık da tabii ki olacaktır. Ama altın olağanüstü bir gelişme olmadığı takdirde 2023 yılında iç piyasada parlamaya devam edecek!

Olası senaryolar açısından gram fiyatın bin 150 liranın üstündeki seviyelerde bin 250 ve bin 300 TL aralığına ilk yarıyılda çıkması muhtemel.

İkinci yarıyılda özellikle kurun bir parça daha hareketlenme ihtimalin olduğu dikkate alınırsa gram altının bin 400 – bin 500 TL bandına yükselmesi ihtimal dahilinde.

Geri çekilmelerdeyse bin 90 lira civarına doğru ciddi bir destek söz konusu.

Bu seviyelerin etrafında alım imkanının doğduğu dikkate alınabilir.

HABERLER