Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Emekli ne alacak?

İş dünyasında hayal kırıklığı yaşanıyor.

“İşçinin hakkıdır, helali hoş olsun.” cümlesini sıkça duyar olduk.

Ama sektörlerin pek çoğunda işveren hayli mutsuz. Yeni asgari ücret mutsuzluğun temel kaynağı!

Yüzde 34’lük zammın kara kara düşündürdüğü işverenler var.

“Rekabet gücümüz elden gitti.” ifadesi sıkça duyulur oldu.

Ancak asgari ücretle geçinilemediği de ortada.

Yani çalışanın alım gücü ihmal edilemez bir hak meselesi. Ama işverenin de ayakta kalması ayrı bir hak.

Dolayısıyla işverenler ve hükümet el ele verip rekabet gücünü arttıracak çözümleri bir an önce bulmak zorunda!

Asgari ücretin çalışanı da işvereni de mutlu etmeyen zam oranı başka kesime ise büyük bir umut kaynağı oldu.

Emekliler yüzde 34’ü duyunca ciddi şekilde beklentiye girmiş durumda.

Ancak unutmayalım ki emekliler son yıllarda en fazla ihmal edilmiş kesim oldu.

Özellikle en düşük maaş seviyesi “sürünme” aylığı kıvamındaydı uzun süre.

Seçim sandığı ufukta görünce birdenbire değere binen emeklilere önce 5 bin 500 sonra da 7 bin 500 lira verildi en düşük maaş olarak.

Ama elbette ki silindir gibi ezip geçen fiyat artışları emekli zamlarını da ezdi geçti!

Üstelik en düşük maaşın bir tık üstünde alanlar sadece TÜİK’in resmi enflasyonu kadar zam görebildi. Yani ayrı bir erozyon yaşanıyor emekliler adına.

Haliyle alım gücünü hayat şartlarına uyduracak bir zam bekliyor emeklilerimiz.

Buna karşın sosyal güvenlik tarafında gittikçe açılan bir açık var dolayısıyla da hükümetin eli aslında o kadar rahat değil.

Neyse ki ufukta bir seçim var. Dolayısıyla da kesenin ağzı öyle ya da böyle açılacak gibi görünüyor.

Umut kriteri ise asgari ücretliye yapılan zam.

Ancak unutmayalım ki son yıllardaki yüksek asgari ücret zamlarından ne diğer ücret dilimlerinde çalışanların ne de emeklinin faydalandığını gördük!

Ve daha da ilginci yeni bir sistem denemesi söz konusu. En düşük emekli aylığına yapılan zamların kademeleri bozması nedeniyle oluşan dengesizlik giderilmeye çalışılacak.

Ek zam buradan doğuyor belli oranda.

Ancak tüm kademelerde hakkınca yapılacak gibi görünmüyor bu düzenleme.

Görünen tek şey uzun süre yüksek prim ödemiş olanlara hakkaniyet adı altında aslında haklarının teslim edilmemesi tarzı bir sonuç!

En düşük maaş zaten insani seviyelerden çok uzakta.

Temmuzda en iyi ihtimalle 10 bin lira civarına çıkarılacak yüzde 33,33’lük artışla.

İlk 6 aylık enflasyon yüzde 18 civarında gerçekleşecek. Refah payı emeklilere verilmiyordu.

Şimdi verilse bile büyüme oranı yüzde 4 seviyesinde. Dolayısıyla en düşük emekli maaşı siyasi

kaygı güçlüyse yüzde 30 civarı artırılacaktır!

Ancak yerel seçimler öncesi yılbaşı zammı da var düşüncesiyle bir erteleme olursa 9 bin lira üstü bir rakam verilmez. Zaten diğer maaş dilimleri ile aradaki farkı hakkaniyet ölçüsüne taşımak isteniyorsa bütçenin de sıkıntılı olduğunu düşünürsek en düşük maaşın sınırlı artması doğal bir sonuç olur.

Genel seçimlerde verilen en temel vaat da 7 bin 500 TL üstü maaaşlılara dönük bir düzenlemeydi. Dolayısıyla temmuzda 6 aylık TÜFE artı kademe intibakı ve belki de cuzi bir refah payı gelebilir!

Neticede yüzde 34’ü bulan bir artış bazı kademelerin önüne çıkabilir! Ama tüm emekliler umutlanmasın. Çünkü emeklilerin tümünün yüzünün güldüğü bir dönem pek yoktur tarihimizde.

HABERLER