Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Erken seçim sinyali ve asgari ücret zammı

Beklenen oldu.

Ek bütçe ete kemiğe büründü. Ekonomiye hareket getirecek para bolluğu için artık top TBMM’de!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasını taşıyan 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığına sunuldu.

Aslında maliye tarihimizde pek de görmeye alışık olmadığımız bir takvimle karşı karşıyayız.

Nasıl mı?

Genel bütçenin yetersiz kaldığı ve kanuni zorunluluk gereği yasal düzenleme ile devletin kendine ek bütçe yaptığı dönemlere şahit olmaya alışığız aslında! Ama genelde devletin yılbaşında kasasına koyduğu ve harcadığı para yılın son çeyreğinde bitmeye yüz tutardı.

Ek bütçelerin bu nedenle yaz sonu sonbahar başı gibi ve bir sonraki yılın bütçesi Meclis’e sunulmadan önce yasalaştığını görürdük.

Oysa 2022 yılı daha ilkbahar aylarında ek bütçe gereksiniminin konuşulmaya başladığı bir yıl olarak tarih sayfalarındaki yerini alacak!

Dolayısıyla henüz tam bir zorunluluğun oluşmamasına karşın ek bütçenin TBMM tatile girmeden yasalaşacak olması bir yandan da bir seçim kartı olarak yorumlanıyor.

Neticede vekillerin karşısına gelen kanun teklifi ile genel bütçeye toplam 880 milyar 474 milyon 775 bin lira ödenek eklenecek.

Ve devletin eli rahatlayacak!

Peki bu kadar erken bütçenin yetersiz hale gelmesi normal mi? Tabii ki değil. Ama Ekim 2021’de 2022 yılı bütçesi hazırlanmaya başlanırken bu kadar yüksek enflasyon öngörülmediği için kaçınılmaz sonla erkenden yüzleşmek zorunda kaldı devletin maliyesi.

Aralık ayında patlayan kurların azdırdığı enflasyon canavarı küresel enflasyonla beslendikçe büyüdü. Ve yılbaşında verilen ücret zamları ve emekli maaş artışları bir çırpıda eridi gitti! Alım gücü dibe vurdu vatandaşın.

Alım gücü düşen sadece vatandaş değildi elbette ki!

Kamu kurumlarına ayrılan ödenekler yetersiz kaldı fiyatlardaki aşırı yükseliş karşısında.

Neticede ek bütçe kanun teklifinin uzun gerekçesine yansıyan devasa bir neden listesi oluştu.

Bütçeye yapılan eklerin oranları ve ilgili başlıklar ana nedenler hakkında bilgi vermekle kalmayıp olası maaş ve ücret zamlarına dair de güçlü bir fikir vermekte!

Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin bütçelerinde yer alan “personel giderleri” ve “Sosyal Güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri” ekonomik kodlarını içeren tertiplere, başlangıç ödeneklerinin yüzde 40,5’i oranında, “Cumhurbaşkanı ödeneği” ekonomik kodlu tertibe başlangıç ödeneğinin yüzde 20,2’si oranında ödenek eklemesi yapılacak.

Yani devlet baba temmuz ayında yüzde 40 civarı bir 6 aylık enflasyona göre maaş, ücret, aylık zamlarını yapmaya kendini hazırladı.

Tabii ki TÜİK yine şapkadan tavşan çıkarırsa birkaç puan daha az zam yapma olanağı sayesinde devlet bütçesine kar yazılabilir!

Ama neticede kaçınılmaz olarak resmi enflasyon memur ve emeklilere temmuzda yansıtılacak.

Peki toplumsal alım gücü açısından yeterli mi?

Değil tabii ki?

Özel sektör çalışanlarının ücretlerindeki erimeyi de telafi edecek düzenleme şart!

Ve görünen o ki temmuzda asgari ücret üzerinden bir düzenleme yapılarak bu alanda da bir nefes alma payı yaratılacak.

Ancak, sızan bilgileri ve işverenin bu konuya bakışını dikkate aldığımızda temmuzda asgari ücrete yüzde 40 civarı beklenen ilk 6 aylık enflasyon oranında zam yapılmayacağını söylemek falcılık olmaz.

Kuvvetle muhtemel yüzde 20 civarı bir zam gelecek asgari ücrete! Ve net ücret 850 TL zamlanarak 5 bin 100 lira civarına yükselecek. İşverene maliyetse 7 bin 300 lira civarına çıkacak.

Ve haliyle çalışanlar zammı az bulurken işverenler artan yükten şikayet edecek.

Vergi tarafında hareket alanı olmayan devletin SGK primindeki işçi payını çalışana vermeyi seçerek 350 TL destek sağlaması teknik olarak mümkün! Bütçede bu anlamda bir miktar hareket alanı da var gibi.

Eğer tercih bu yönde olursa sonbaharda bir erken seçim için sinyal olarak da algılanabilir.

Çünkü alt kalemlere baktığımızda görülen ince ayarlarla güçlü bir görünüm sergileyen ek bütçenin geçici bir süre alım gücünü artırması ve ekonomiye hareket katması söz konusu.

Yazın nispi rahatlığı ve olası sürpriz kaynak girişleri ile beraber sandığa gidecek bir atmosfer oluşabilir.

HABERLER