Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Seçim sonrası piyasaları ne bekliyor?

Ya sonra?

Bu soru giderek artan dozda gelmeye başladı.

Ya sonra diye merak edilen konu seçim sonrası manzaraya dair tabloları içermekte.

Yani “14 Mayıs sonrası veya ikinci tur sonrası nasıl bir Türkiye ile karşı karşıya kalacağız?” sorusu soruluyor artık!

Bu sorunun çok yönlü yanıt gerektirdiği açık.

Çünkü bir yanda kimin kazanacağı meselesi var. Diğer tarafta da siyasal, sosyal, ekonomik, jeopolitik pek çok kritik alandaki belirsizlikler var.

Seçim sonrasına ait denklemdeki bilinmeyen sayısı az değil. Hayli fazla!

Özellikle de geleceğe dönük net ve somut vaatleri, projeleri ve politikaları henüz duyma şansımız olmadığı için öngörü yapmak haliyle zorlaşıyor.

Dolayısıyla farklı senaryolara çalışmakta fayda var. Özellikle de ekonomik cephede nasıl bir tablo olacağını kestirmek istiyorsak.

Çünkü piyasalar gelişmeleri önceden satın alma eğilimindedir! Yani seçim sonucu gelmeden pozisyon alma çabası para piyasalarını etkileyecektir. Bu etki de reel sektöre yansıyarak seçim sonrasını şimdiden etkileme gücüne kavuşmuştur.

Vatandaş şimdiden dövizde, altında, borsada pozisyon alma çabasına girdi bile!

Ancak çok sayıdaki değişkeni unutmadan hesap kitap yapmakta fayda var.

Genelde seçim sonrası bir ülkede para piyasalarındaki gelişmeler, seçim sonucuna, hükümet politikalarına, uluslararası piyasalara ve ekonomik göstergelere bağlı olarak değişebilir.

14 Mayıs’ta Türkiye’de yapılacak genel seçimler öncesi ve sonrasına dair olası senaryolar ve piyasa tepkilerine kısaca bakalım.

Seçim öncesinde sonuçlara ilişkin belirsizlik, piyasalarında dalgalanmaya neden olabilir.  Yani oynaklığa dikkat!

Seçim sonrası ise siyasi istikrarın ne oranda oluşacağı kritik bir soru.

Bu da meclisteki temsil oranı ile cumhurbaşkanlığı arasındaki uyuma bağlı. Bu senaryo gerçekleştiğinde doğacak siyasi istikrar, para piyasalarını olumlu yönde etkileyecektir!

Çünkü bir belirsizlik aşılmış olacaktır bu durumda.

Neticede yatırımcılar, Türkiye’nin politik ve ekonomik geleceği konusunda daha fazla güven duyabilirler ve bu da para piyasalarının artmasına neden olabilir.

Uyumsuzluk içeren tersi senaryoda ise belirsizlikler oynaklığı artıracaktır.

Seçim sonuçlarına bağlı olarak, TCMB’nin para politikaları da değişebilir.

Değişim oranı ise hangi adayın kazanacağına bağlı olarak şekillenecektir!

Ancak mevcut reel tablo nedeniyle kim kazanırsa kazansın para politikasında bir miktar değişim kaçınılmaz görünüyor. Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan kazanırsa nispeten daha dar kapsamlı bir politika değişimi beklenebilir MB cephesinde.

Kılıçdaroğlu kazanırsa daha radikal para politikaları beklenebilir.

Neticede seçim sonrası oluşacak hükümet, ekonomik reformlar ve para politikaları konusunda istikrarlı bir politika takip ederse, piyasalar da bu gelişmeleri olumlu karşılayabilir.

Ama unutmayalım ki; Türkiye ekonomisi, uluslararası piyasalardaki gelişmelere de bağlı.

Mesela dünya çapındaki yükselen faiz oranları veya gelişmekte olan piyasalara yönelik yatırımcı ilgisindeki değişiklikler, Türk para piyasalarında dalgalanmaya neden olabilir.
Keza bankacılık krizinin yan etkileri de gündemde!

Yani kim gelirse gelsin seçim sonrasında güllük gülistanlık bir ekonomi beklemiyor bizleri.

Yüksek enflasyon ortamında büyüyen cari açık ve bütçe açığı ile boğuşmak durumunda ekonomi yönetimi. Bu durumda döviz kurları da öyle ya da böyle bir yükselişe sahne olacak.

Doların yıl sonuna kadar 5 – 6 lira yukarı gitmesi kuvvetle muhtemel. Seçim sonucu ise kurlardaki çıkış hızını belirleyecektir.

Ve bu tablo da altını kısmen yukarı itecektir!

Borsada ise aşılacak olan belirsizlik ve yüksek enflasyon nedeni ile seçim sonrası çıkış potansiyeli mevcut.

HABERLER