Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Siyasetin strateji sınavı nasıl sonuçlanacak?

Geri sayım yine hızlandı.

Ama henüz şok etkisi atlatılmadı.

Cumhur İttifakı parlamentoda beklediğinin üzerindeki sandalye ile keyifli bir şok yaşadı.

Millet ittifakı ise hem cumhurbaşkanlığı hem de meclis seçimlerinde umduğunu bulamamış olmanın şokunu yaşıyor.

Bu tablonun ortaya çıkardığı seçmen üzerindeki temel motivasyon ise iki ayrı uçta kendini konumlandırmakta!

“Zafer sarhoşluğu” ve “yenilgi yılgınlığı”…

Her iki psikolojik durumun riskler taşıdığı açıkça belli.

Çünkü yarış henüz bitmedi. Ve her ihtimal hala masada.

Haliyle seçmenlerini şoktan çıkarıp sandığa hazırlamak elzem hale gelmiş vaziyette.

Bu mecburiyet adayları harekete geçirmeye başladı. Ve neticede 28 Mayıs’a yol alırken siyaset sahnesi kısa bir molanın ardından yine ısınıyor!

Sayılı günler çabuk geçer. Haliyle bir anda sandıklarla yüzleşme durumu doğacaktır.

Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçmeni üzerindeki rehavet havasını dağıtacak adımlar atması şart. Nitekim TV programı katılımı ile ilk adımı attı.

Ama sahada olmak önemli ittifaklar adına!

Parti örgütlerinin seçmeni yakın markajda tutması önemli. Bu anlamda bir rehavet dikkat çekiyor. Sadece sosyal medya üzerinden yine kolaycı yaklaşımlar göze çarpıyor!

Mazeret üretimi ve birbirine sataşma iki tarafa da pek bir şey kazandırmaz.

Vatandaşın büyük çoğunluğu sosyal medya kapışmalarından çok da memnun değil çünkü.

Seçimlerde de görüldüğü üzere somut, net ve samimi söylemler karşılık buluyor!

İkinci tur yarışına az da olsa dezavantajlı başlayan Kılıçdaroğlu’nun da bunu dikkate alan bir propagandayı öne çıkarması şart.

Ayrıca…

Asıl önemli olan hangi oyları konsolide edip hangi mesajların altını çizmesi gerektiği!

Altılı masa kavramı; oy oranları ve mecliste oluşan manzara nedeniyle geri tepen bir unsur olarak görünüyor. Dolayısıyla artık ittifakın ruh hali değişmek zorunda!


Yani İYİ Parti’yi önceleyen HDP seçmenini küstürmeyen ve Sinan Oğan’ı yeni ittifaka uyarlayan bir yaklaşım sergilenmek zorunda Kılıçdaroğlu.

Ve elbette ki bu manzarada sandığa gitmemiş kitleleri de motive edip bu kez götürecek bir strateji gerekiyor.

İlk verilen mesajların milliyetçilik dozunu artırır nitelikte olması bu anlamda doğal sayılmalı. Çünkü ilk turdaki en önemli belirleyicilerinden biriydi milli değerler ve güvenlik kaygıları!

Ancak bu anlamda İHA ve SİHA örneğinde görülen somut adımların temsilcisi olarak kabul edilen Erdoğan doğal bir avantaja sahip. Yine de Kılıçdaroğlu’nun güvenlik kaygılarını giderecek tarzda daha milli bir duruş sergilemesi olumlu bir etki yaratabilir!

Çünkü bu anlamda bir soru işareti doğmuştu Kılıçdaroğlu’nun söylemleri sonucunda. Şimdi strateji değiştirme zamanı.

Ayrıca Atatürkçü bir yaklaşım da faydalı olur!

Ve gençlere daha somut ve umut vaat eden vaatler sunmak zorunda. Ama özel sektör çalışanları ile emeklileri de unutmaması şart!

Çünkü her iki ittifak da güçlü, kalıcı ve tatminkar bir vaat ortaya koymadı özel sektör çalışanları ile emeklilerin karşısına.

HABERLER