Yasemin Güler
Yasemin Güler
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Ne ‘skimpflasyon’ günlere kaldık!

Allah ‘ekonomistim’ diye gezenlerden korusun, ‘gerçek ekonomistlerden’ de razı olsun. Evinin alışverişini çoğunlukla kendisi yapan ve yine alınan ürünleri kullanarak evde bazı işleri gören kişi ben olduğumdan, uzun zamandır ürünler ve fiyatları ile ilgili yaşadığım savaşın sadece enflasyonla açıklanamayacak kadar karmaşık olduğunu hissediyordum da, ekonomist olmayınca buna isim veremiyordum.

Sonunda, eğitimini ekonomi üzerine görmüş, kariyerini de yine ağırlıklı olarak ekonomi üzerine şekillendirmiş, dolayısıyla ‘ben ekonomistim’ dediğinde üstüne tam oturan elbisesi ile konuşabilen bir isim olan Mahfi Eğilmez, yaşadığımız karma karışık ekonomik düzenin açıklamasını yaptı. Kafalar daha mı karıştı, yoksa herkes benim gibi bir aydınlanma mı yaşadı tam olarak bilemiyorum, ama size konuyu Eğilmez’in tanımlamalarından da alıntılar yaparak şöyle özetleyebileceğimi düşünüyorum…

Enflasyonu biliyoruz zaten, fiyatların sürekli olarak artması, dolayısıyla aynı miktar paranın satın alma gücünün sürekli olarak düşmesi demek.

Şimdi bu enflasyonun da az vicdanlı olanı var, buna ‘yürüyen enflasyon’ deniyor ki, burada fiyatlar sürekli olarak yüzde 3 ile 10 arasında artıyor.

Vicdansız olanı da mevcut tabii. ‘Dörtnala enflasyoniki ya da üç haneli oranlara çıkan enflasyonu tarifliyor.

Dinden imandan çıkmış enflasyon var. Kendisine daha kibar bir tabirle ‘hiperenflasyon’ deniyor. Enflasyon oranının yüzde 500’ü aşması bu kavramın içini dolduruyor.

Bu enflasyon türlerini kendini net olarak belli eden, kişilikli, duruşu ortada enflasyon tipleri olarak görebiliriz. En azından ne olduklarını gizlemiyorlar.

Bir de bunların kişilikten yoksun olanları var. Mahfi Eğilmez’in bloğunda yazdığına göre enflasyonun tetiklediği enflasyon türleri olarak tabir edilen bu türler bizim; ‘hiçbir şey olmasa bile kesin bir şey olmuştur’ diyerek marketten ya da pazardan çıkmamıza neden olan türler işte.

İlk tanımı olduğu gibi alıyorum Mahfi Eğilmez’den;

Skimpflasyon: İngilizcede eksik anlamına gelen skimp sözcüğüyle enflasyonun birleştirilmesinden doğan skimpflasyon; ürünün içeriğinin değiştirilmesi, kalitesinin düşürülmesi sonucu ortaya çıkan daha düşük değerdeki bir malın aynı fiyatla satılması olgusudur. Bu yolla fiyat değişmemiş ve enflasyona etki etmemiş gibi görünür oysa gerçekte fiyat artmış olur.”

Hani marketten aldığınız tereyağını (tabii alabiliyorsanız) tavaya koyduğunuzda saldığı sudan patır patır patladığını görürsünüz ve garip bir şeyler olduğunu anlarsınız ya…

İşte öyle bir şey…

İkinci tanımı da olduğu gibi alıyorum;

Shrinkflasyon: İngilizcede küçülme, büzülme anlamına gelen shrink sözcüğüyle enflasyonun birleştirilmesinden doğan shrinkflasyon; ürünün fiyatı aynı kaldığı halde boyut, ağırlık ya da hacminde ortaya çıkan düşüşü ifade eden bir terimdir. Bu şekilde fiyat değişmez ve enflasyona etki etmez göründüğü halde gerçekte ortada bir enflasyonist değişim söz konusudur.”

Hemen örneklendireyim; bir paketin içinde 100 gramlık çekirdek yerine 80 gram olması, 150 gramlık reçelin 130 grama düşmesi, 100 tane peçetenin 80 taneye indirilmesi, tuvalet kağıtlarındaki ruloların metrelerinin azalması, 2 kiloluk çamaşır deterjanının 1.800 gram olması gibi uzayıp giden bir liste, bu çeşit enflasyona hayli zamandır maruz kaldığımızın da göstergesi…

Üçüncü tanımı da olduğu gibi aktarıyorum;

Greedflasyon: İngilizcede açgözlü anlamına gelen greed sözcüğüyle enflasyonun birleştirilmesinden doğmuş bir terim olan greedflasyon; yüksek enflasyonun yarattığı ortamdan yararlanarak mal ve hizmetlerin satış fiyatlarını enflasyonun da üzerinde artırma eylemini tanımlıyor.”

Bir kalıp sabun, bir kilo şeker, bir paket çay almak için market market gezmemizin en sağlam nedenidir kendisi. Çünkü aynı kahveyi bir markette 36 liraya alırken başka markette 28 liraya bulabiliyorum. Aradaki 8 lira açgözlü enflasyon oluyor…

Bundan öncesinde olduğu gibi bundan sonrasında da uzun uzun anlatmış Mahfi Eğilmez enflasyon meselesini, sonuç olarak da şöyle demiş;

Türkiye’de skimpflasyon, shrinkflasyon ve greedflasyon türlerinin hepsi mevcuttur. Hissedilen enflasyon, açıklanan enflasyonun iki katıdır

Başka söylenecek şey var mı bilemedim…

Makine mühendislerinde tek liste

Makine Mühendisleri Odası Bursa Şubesi seçime gidiyor. Çağdaş Mühendisler 10 yıldır sürdürdükleri ve birleştirici gücü olduğuna inandıkları demokrasi ateşini yakan ön seçim sandığını geçtiğimiz günlerde kurmuş, sandıktan çıkan isimlerle yönetim kurulunu oluşturmuştu.

Bugün düzenlenen toplantı ile hem yönetim kurulu üyelerini tanıtan hem de ülkenin ve mühendislik mesleğinin sorunlarına değişen Makine Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Ahmet İhsan Taşkınsel;

“Geçtiğimiz yıl meydana gelen depremin yaraları halen tam olarak sarılamamışken kentlerin rantını paylaşmak üzere sıraya giriliyor. Sanayi ve tarımda çözülme ve tasfiye süreci hızlandırılıyor, Ülke yönetiminin yanlışlarının faturası daimi olarak halka çıkartılıyor, çalışma yaşamında güvencesiz çalışma biçimleri yaygınlaştırılıyor. İşsizlik, yoksulluk ve hak kayıpları meşrulaştırılıyor ve her türlü farklı düşünce bastırılmaya çalışılıyor. Bu süreç, toplumun bir parçası olan biz mühendisleri de derinden etkilemekte; mesleğimiz değersizleştirilmeye çalışılmakta, mühendis işsizliği ve yoksulluğu giderek yaygınlaşmaktadır” diyerek özetledi iki yıllık döngüyü.

Malumunuz akademik odalar genel olarak ve yapıları gereği duruşlarını ‘Çağdaş Gurup’ lardan yana tavır alarak gösterirler. Çağdaş Gurupların karşısında yer alan diğer gurupların ise her ne kadar kendilerini böyle tariflememiş olsalar da daha ziyade hükümete yakın durduklarını söylemek mümkün sayılabilir.

Elbette tüm akademik mesleklerde olduğu gibi makine mühendislerinde de mesleki değersizleştirme ve yetişmiş beyinlerin göçü sorunları ayyuka çıkmış durumda.

Bu konularla ilgili yapılması gerekenler de her iki gurup açısından değişkenlik gösteriyor. Guruplardan biri eylemlilik yanlısı iken diğer gurup diyalog ve yakınlık yanlısı tavırlarla işlerin çözüleceğinden dem vurmakta her daim.

Makine mühendislerinde ikinci bir gurup şimdiye kadar kendisini göstermediğine göre Çağdaş Gurubun tek liste olarak seçimlere katılacağını söyleyebiliriz diye düşünüyorum.

17 Şubat tarihinde genel kurul, 18 Şubat tarihinde ise seçimler var. MMO Bursa Şubesinin ihtişamına yakışır bir kapsayıcılık olsun diyelim…

 

 

 

HABERLER